Müttefiklik kalitemiz düştü

ABD ile uzun zamandır birbirimizi hırpalıyoruz. 

Miladını bulamam şimdi. 

Körfez savaşında Irak’a Türkiye üzerinden gireceklerdi. TBMM  güzel bir şey yaptı. Tezkereyi kabul eder gibi reddetti. Çoğunluk kabul oyu verdi ama nitelikli çoğunluk lazımdı, tezkere düştü. 

İyi de oldu. ABD’nin işgaline ortak olmadık. 

İyi olmadı diyenler çok, biliyorum. İzahları da var. 

Şöyle karlı çıkardık, Musul’a girerdik, Kerkük’ü alırdık... 

Olsun. Ben ABD’nin Irak’ı işgaline ortak olmamaya öteki muhayyel karlardan daha çok değer veriyorum. 

Kuzey Irak’ta, Süleymaniye’de bizim askerlerin başına çuval geçirmeleri tezkerenin misillemesi miydi? 

Bilmiyoruz, belki de öyleydi. 

Neyin neye mukabil yapıldığını açıklamak isterse açıklıyor elin oğlu.  

Bush zamanında ve Obama’nın ilk döneminde durumu idare ettik. 

Ardından, birbirimizi hırpalama frekansımız arttı. 

Suriye’de YPG yüzünden çok fena ters düştük. Hala devam eden Rıza Sarraf işi bazı uykuları mutlaka kaçırmıştır.  

15 Temmuz da Obama dönemindeydi ve biz faturayı ABD’ye yazdık. Ya da faturanın önemli bir kısmını... 

Yazıyoruz faturayı ama adam ödemiyor?  

Güçlü olduğun kadar öderler yazdığın faturayı. 

Trump döneminde papaz krizi, dolar krizi, S 400 krizi, mektup krizi derken hepten yüz göz olduk. 

Tabii biz de ileri geri söylendik. 

Müstakil bir ülke olarak ABD’nin paşa gönlü hilafına bazı tasarruflarda bulunduk. 

Haklı mıydık? Haklıydık muhtemelen.  

Ama haklı olmak, her durumda, sorunu iyi yönetmek anlamına gelmiyor. 

‘Haklıydık, ama hakkımızı yediler’ ifadesinin reel politikte karşılığı yok. 

Bütün bu süreçlerde ABD ile karşılıklı olarak hırpaladığımız, aslında aramızdaki ‘müttefiklik kalitesi’ydi. 

Tarihte gerçekte ne olduğunu kimse umursamıyor. 

Herkes, tarihte ne olduğunu kendi ideolojisine, menfaatine, kendi paşa gönlüne göre vaz’ ediyor. 

Vaz’ ettiği şeyi, gücü ölçüsünde başkalarına da empoze ediyor. 

Ermeni soykırımı oldu mu? Oldu, olmadı diyen suçludur. 

Ermeni soykırımı oldu mu? Olmadı, oldu diyen suçludur. 

Veya haindir. 

Bu iki çizgi arasında konuşulabiliyor Ermeni meselesi. 

Öteden beri bir 24 Nisan stresi vardı Türkiye’nin. 

ABD Başkanı soykırım diyecek mi, demeyecek mi? 

Demesin diye lobi yapmaya çalıştık. 

Sonra da, her 24 Nisan’da adamların ağızlarına baktık. 

Dememişlerdi şimdiye kadar. ‘Büyük felaket’ gibi hissi ifadeler kullanıyorlardı. 

Şimdi, Biden dedi. 

Ne demek bu? 

ABD ile ilişkilerimiz, bir ABD başkanının, Ermeniler’in 1915’teki acı hatıralarını yad ederken “Soykırım” tabirini kullanmakta bir beis görmeyeceği noktaya geldi. 

‘Müttefiklik kalitemiz”in bir alt seviyeye indiği tevsik edilmiş oldu. 

Biden’ın ‘soykırım’ lafı başka hayallere de kapı açabilir. 

Bu gün için ilk önemli sonucu budur. 

Artık hiçbir şey eskisi gibi değil.  

Düzelir mi ilerde? 

Siyasette olmaz yoktur. 

MHP lideri Bahçeli’yle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın arası düzelebildiğine göre her şey düzelebilir. 

Uzunca bir yazılı açıklama. Tartışmak isteyenler için hayli malzeme veriyor.“Osmanlı döneminde” diyor. “Konstantinopolis” diyor. 

Acaba niye öyle dedi? Türkiye’yi Osmanlı’dan ayırmak ve ‘soykırım’ fiilini Osmanlı’ya tahsis etmek için mi? Yoksa İstanbul’un adıyla ilgili tartışmaları kurcalamak, Rumlara paye vermek için mi? 

Düşün babam düşün. 

Açıklamada yumuşatıcılara da yer verilmiş. 

“Bunu kimseyi suçlamak için yapmıyoruz” diyor... “Tarihin tekerrür etmediğinden emin olmak için yapıyoruz.” 

Türkiye’de sert açıklamalar, kınamalar yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan bir şey söylemedi. 

Belki de ‘satın alınmış’ bir sıkıntıydı Biden’ın ‘soykırım’ kelimesini kullanması. Kıyamet kopmadı. 

Öte yandan, Erdoğan Türkiye Ermenileri Patriği Maşalyan’a taziye mesajı gönderdi. Hayatlarını kaybeden Osmanlı Ermenileri’ni saygıyla yad etti. Ermenistan’la ilişkileri geliştirmeye hazır olduğumuzu yazdı. 

Eğer Maşalyan’a gönderilen mesaj bir göstergeyse, Türkiye’nin -en azından Haziran’daki zirveye kadar- itidali sürdüreceğini düşünebiliriz.

YORUMLAR (18)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
18 Yorum