Rizeliler kazansın da hangi Rizeliler?

‘‘İslami direniş engellenemez” sloganını vaktiyle ben de atmış olabilirim. 

Çok gerçekçi değil. İslami direniş veya başka direniş,  çoğu zaman engellenebiliyor. Sonra başlayabilirsen tekrar başlıyorsun. 

Bazen engellenemiyor. Muvaffak oluyor. 

Bazen de kendi kendini dejenere ediyor. 

Engellenmedim zannediyorsun, hatta yürüyorsun. Fakat yürüyen, eski sen değilsin ve artık başka bir yönde yürüyorsun. 

Ben İslami dedim. Sağ, sol her türlü direniş için geçerli bu. 

Bir ara ‘ekonomide İslamilik endeksi’ çıkmıştı. Akademisyenler, hakkaniyet, adalet, fırsat eşitliği, faiz, nepotizm, torpil gibi kriterlerle hangi ülkenin İslam’a ne derece uyduğunu tespite çalışmışlardı. 

İzlanda, Yeni Zelanda, Lüksemburg gibi ülkelerin -bilmeden- İslami ilkelere daha fazla riayet ettiği tespit edilmişti. 

Türkiye, Suudi Arabistan, İran, Mısır gibi ‘iddialı’ ülkeler ‘İslamilik’ meratibinde çok geri sıralarda kalmıştı. 

Siyasetçilerimizin halkın ekranda izleyebileceği şekilde Kur’an-ı Kerim okuyabilmesi endekste hiç işimize yaramamıştı. 

Bugünlerde, Rize’nin İkizdere taraflarında bir direniş var. 

Bir an bu direnişe ‘İslami’ demek caiz olur mu diye düşündüm. 

Hiç lüzum yok kulp takmaya, yafta yakıştırmaya. Hatta aman bozulmasın her hangi bir politik söylemle. Hiçbir muhalefet partisi bulaşmasın. 

Biliyorum, bulaşmadan durmazlar. Ama durabilseler, İkizdere temiz kalsa daha iyi. 

Şimdi İkizdere için, ‘ekonomide İslamilik endeksi’ne benzer şekilde, sessizce, uzaktan, bazı kriterler uygulansa. 

Çiçekleri korumak, ırmağı, ağaçları korumak, balıkları, otları, yaylaları temiz tutmak için mücadele etmek, tabiatın güzelliğini savunmak... Müslümanlıkla bağdaşır mı, bağdaşmaz mı? 

Diye sorulsa, nasıl bir netice çıkar acaba? 

‘İslamilik’ testini geçer mi Rizeliler? 

Uygun olur mu sorsak televizyonlarda akşamları ya da Cuma günleri fetva kesen hocalara? 

Bence değmez ama isterseniz çenesi son zamanlarda iyice düşen pamuklu hocaya da soralım. (Herif Ayasofya’nın da önüne geçti ya hu!) 

Caiz mi tabiatın tahrip edilmesine muhalefet etmek? 

Ya da tersinden. 

Caiz mi, başka yerden taş bulunabilecekken tabii dokunun insanın başını döndürecek denli zengin olduğu muhteşem güzelliklerin içine dinamitle, dozerle girmek, yıkmak, parçalamak, havaya uçurmak? 

Bunu temin için bir de asker sevk etmek? 

Bizim hocaların oturdukları yer kıymetlidir, pek girmezler öyle netameli işlere. 

Sivil toplumcularımızın da adeti değildir, yukarıdan işaret gelmedikçe bakmazlar çiçeğe, böceğe.  

İhtiyatlıdırlar, başlarının ağrımasını istemezler. Anlamlı bir sükutu tercih ederler. Anlamlı dediğim negatif, kalitesiz sükut. 

Çok mu önemli? Bekleyen var mı o cihetten sadra şifa olacak bir ses seda? 

Var idiyse de bitti. Kendi kendilerinden bile beklemiyorlar. Ve bu durum sivil toplumun başına gelebilecek en kötü şeylerden biridir. 

Ama Rizeliler harika. 

Kadınlar, erkekler, şiddete bulaşmadan güzeller güzeli şiveleriyle, nezaketleriyle, zekalarıyla ormanlarını, derelerini Mehmet Cengiz’in dinamitlerine karşı savunuyorlar. 

Jandarma Mehmet Cengiz’in makinalarını koruyor. 

Köylüler jandarmaya “Müteahhitin değil, bizim askerimizsiniz” diye sesleniyor. 

Bu söze, askerin de hak verdiğini zannediyorum. 

Mehmet Cengiz Rizeli. Kalkandere’den.  

İkizdere-Kalkandere yakındır birbirine. 

İnsanın kendi memleketini tahrip etmeye bu kadar istekli olması tuhaf. 

Rizeliler, “Cengiz’in orduları bile Anadolu’yu Mehmet Cengiz kadar tahrip etmedi” diyor. 

Harika! 

Dün ekranda Hayati Yazıcı’yla Osman Aşkınbak’ı gördüm, İkizderelilerle konuşuyorlardı. 

İnsanlar ne kadar olgun. “Sayın Bakanım” diye hitap ediyorlar. Boz ayılardan, kuşlardan bahsediyorlar. Yazıcı sürekli “Liman projesiyle ilgili sorun olup olmadığını” soruyor. Orman, ağaçlar, ırmak, balıklar, kuşlar önemli değilmiş gibi. 

Belki önem veriyordur da dile getiremiyordur. 

Rizeliler kazansın diyeceğim de hangi Rizeliler? Bütün taraflar Rizeli. 

(Yine de, bir Trabzonlu’nun Rizeliler kazansın demesi kayda değerdir.) 

Şöyle toparlayalım: 

İkizdere, İşkencedere ve başka vadiler, bütün memleket... Devlet ve müteahhit nobranlığından tez zamanda kurtulur inşallah.

YORUMLAR (55)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
55 Yorum