Dünya Okulu

2018-2019 eğitim ve öğretim yılı için ders zili, 17 Eylül pazartesi günü çalacak.

Bugün 10 Eylül'de ise 1., 5. ve 9. sınıflar için intibak yani uyum dersleri başlıyor.

Son 500 yılda gerçek anlamda adam akıllı bir değişim göstermeyen eğitim sistemimize uyum için!

Eğitimdeki son büyük gelişme, matbaa ve ders kitaplarıydı. Sonrası iyilik sağlık.

Ulaşımdan, sağlığa kadar her şey değişti ama en dinamik olması gereken alan eğitimde inatçı bir direniş sürüyor.

Bugün bu konuda atılmış bir adımdan söz etmek istiyorum. Khan Akademi'den.

2006 yılında kendi çabaları ile başladığı video yayıncılığında Salman Khan eğitime yeni bir soluk getirmeyi başardı.

Boston'da bir yatırım fonunda analist olarak çalıştığı esnada, New Orleans'taki kuzenlerine uzaktan ders anlatan Salman Khan ilginç bir yönteme başvurdu. Aradaki saat farkı ve kuzenlerinin kendi tempolarında çalışmaları için hazırladığı ders videolarını Youtube'a yükledi. Salman'ın amacı kuzenlerine destek olmak ve "taze" bir başlangıç yapmalarını sağlamaktı.

Youtube'da videoları herkesin erişimine açık halde yayınlamakta beis görmeyen Salman, bir süre sonra aldığı tepkilere kendisi de şaşırdı.

Dünyanın her yerinden gelen teşekkür mailleri, Salman'ın başlangıçta kendisinin dahi düşünmediği noktaları görmesini sağladı. Tesadüfen kullandığı bu yöntem, geleneksel eğitim modelinin ayak dirediği, geleneksel yöntemlerin şifa olmadığı önemli bir soruna çözüm sağlıyordu.

Bu videolar sayesinde gençler kendi öğrenme tempolarına göre videoları izleyebiliyor, anlamadıkları yeri istedikleri kadar geri sarıp tekrar tekrar dinleyebiliyorlardı. Bu yeni yöntemde ne soru sormak için utanmak vardı, ne de anlamadığın bir yeri itiraf etmek zorunda kalmak.

Bu Salman'ın kendi yönteminin çözdüğü en büyük sorundu. Öğrenciler, kendi öğrenme tempolarında konuları, evdeki "ödev zamanlarında" çalışabilir, ödevleri, yani alıştırmaları ise okulda arkadaşları ve öğretmenin yardımı ile sosyal bir ortamda çözebilirlerdi.

Salman'ın ifadesi ile "geleneksel modelde, öğretmenlerin zamanlarının çoğu ders vererek, not vererek,ve neyin yapılmayacağını söyleyerek geçiyor. Belki zamanlarının yüzde beşi gerçekten öğrencinin yanına oturup gerçekten onlarla çalışmakla geçiyor. Şu anda ise zamanlarının yüzde yüzü bununla geçiyor. Yani bir kez daha, teknolojiyi kullanarak, sadece sınıfı değiştirerek değil, sınıfı insanlaştırıyorsunuz,diyebilirim ki, 5 veya 10 kat daha fazla bir biçimde."

Salman'ın eğitimde devrimsel bir sıçrama yaratacak ikinci fikri ise "özümseme temelli eğitim".

Klasik eğitim modelini delikli İsviçre peynirine benzeten Khan, bu modelde öğrenme sürecinde boşluklar bırakarak ilerlendiğini, ilk aşamalarda "kabul edilebilir" görünen bir boşluğun, sonraki adımların öğrenmesini güçleştireceğini, belki de gençlerin kendi yetenekleri konusunda yanlış bir kanıya kapılıp, kariyerlerine yanlış yön vermeye varabilecek sonuçlara yol açtığını belirtiyor.

"Geleneksel bir sınıfta, ödevleriniz vardır, ödev, ders, ödev, ders, ve sonra da sınav. Bu sınav, yüzde 70 de yapsanız, 80 de 90 da ya da belki 95, sınıf bir sonraki konuya geçer. Ve o 95'lik öğrencinin bilmediği yüzde 5'lik kısım neydi? Belki de bir şeyi sıfırdan yükseltirken gereken bir şeyi öğrenemediler."

Salman devam ediyor:

"Bunun ne kadar komik olduğunu anlamak için hayattaki diğer şeyleri de böyle mi yapıyoruz bir düşünün. Mesela, ev yapmak. Ustayı getirir ve şöyle deriz: "Temel kurmamız için iki haftamız olduğu söylendi. Elinizden geleni yapın."

"Tabii ellerinden geleni yaparlar. Belki yağmur yağar. Belki bazı malzemeler gelmez. İki hafta sonra bilirkişi gelip bakar, 'Şuradaki beton hâlâ ıslak, şu kısım kurallara uygun değil... Yüz üzerinden 80.' der."

"'Harika! İyi bir not. Birinci katı inşa edelim.' dersiniz."

"Aynı şey. İki haftamız var, elinizden geleni yapın, bilirkişi gelsin 75 versin. Harika, orta üstü bir not. İkinci kat, üçüncü kat ve üçüncü katı yaparken birden tüm yapı çöker."

"Ama kulağa saçma geldiği kadar, şu an da sınıflarımızda olan şey de bu. Ve fikir şu, ilerledikçe ve iyi öğrenciler birden cebirde hatalara başlıyor ve kalkülüste birden hatlara başlıyor, zeki olmanın dışında, iyi öğretmenlere sahip olmanın dışında. Ve bu İsviçre peyniri deliklerine sahip oldukları için oluyor. Temelden itibaren bu olmaya devam ediyor. Yani bizim modelimiz matematiği geri kalan her şeyi nasıl öğreniyorsanız öyle öğrenmenizi sağlamak, tıpkı bisiklete binmeyi öğrenmeniz gibi. Bisikletin üstünde kalın. Yere düşün. Ustalaşana kadar vaktinizi harcayın. Geleneksel model, deneyip yanılmanızı cezalandırıyor, ama ustalığı da beklemiyor. Biz denemenizi istiyoruz. Hata yapmanızı istiyoruz. Ama usta olmanızı da bekliyoruz."

Salman Khan, Khan Akademi olarak tüm dünyada ünlenecek ve 1 milyara yakın video izleme oranına ulaşan Khan Akademi'yi kurar.

Khan Akademi'de ortalama 8 dakikalık videolar yanında, öğrenci ve öğretmenler için özelleştirilmiş arayüzler de öğrenme sürecini kolaylaştırıyor.

Öğrenci 10'da 10 hedefini tutturmadan bir üst konuya geçemediği gibi, öğretmen de yine Khan Akademi üzerinden öğrencinin videonun neresinde takıldığını, hangi konularda başarılı olup, hangi konularda eksikleri olduğunu görebiliyor.

"Öğretmenler öğrencinin ne ile alakadar olduğunu tam olarak biliyor, her gün ne kadar vakit harcıyorlar, hangi videoları izliyorlar, videoları ne zaman durduruyorlar, durmalarını sağlayan şey ne, hangi alıştırmaları kullanıyorlar, nelere odaklanmışlar?"

"Bir konuda veya diğerinde biraz daha fazla vakit harcayan öğrenciler, bir kere konuyu anlayınca, yarışta öne geçiyorlar. Ve altı hafta önce yeteneksiz dediğiniz bazı öğrenciler, şimdi baksanız yetenekli oluyorlar. Ve bunu her seferinde, defalarca ve defalarca tekrardan sonra gördük. "

"Geleneksel modelde, öğretmenlerin zamanlarının çoğu ders vererek, not vererek,ve neyin yapılmayacağını söyleyerek geçiyor. Belki zamanlarının yüzde beşi gerçekten öğrencinin yanına oturup gerçekten onlarla çalışmakla geçiyor. Şu an da ise zamanlarının yüzde yüzü bununla geçiyor. Yani bir kez daha, teknolojiyi kullanarak, sadece sınıfı değiştirerek değil, sınıfı insanlaştırıyorsunuz,diyebilirim ki, 5 veya 10 kat daha fazla bir biçimde."

Khan Akademi artık bir dünya okulu.

40 milyon öğrenci her ay Khan Akademi'de öğreniyor.

Khan Akademi 36 dil ve 190 ülkede hizmet veriyor.

Ve iyi bir haber:

Khan Akademi'nin Türkçe versiyonu olan Khan Akademi Türkiye www.khanacademy.org.tr adresinde 2013 yılında beri aktif. 7 bin ders videosu 100 bin'den fazla interaktif alıştırma ile yayınlarına aralıksız devam ediyor.

Özellikle matematik konusunda tavsiye edebileceğim tek adres. Fakat sadece matematik değil, ekonomi'den bilgisayar bilimlerine, sağlıktan sanat ve tarih derslerine kadar pek çok farklı kategoride ders içeriklerine erişmek mümkün.

Yeni hükümet sisteminin ilk kabinesinde Milli Eğitim Bakanlığı görevine atanan, kendisi de bir eğitimci olan Ziya Selçuk "bakan değil, gören" olacağını belirtmiş idi.

Yeni eğitim ve öğretim yılında Khan Akademi'nin bu büyük başarısının görülmesini ve gençlerin ivedilikle geleneksel eğitim sistemi yerine, bu yeni eğitim ve öğretim teknolojilerine intibaklarının sağlanmasını diliyorum.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.