Kış aylarının gelmesiyle birlikte birçok kişi grip ve nezle gibi hastalıklardan korunmak için babaanne yöntemi denen formüllere başvuruyor. Özellikle bitkilerde şifa arayarak aktara koşanların dikkat etmesi gereken önemli noktalar bulunuyor. İşte, uzmanların kış ayı için yaptığı kritik öneriler...
Kış aylarıyla birlikte hastalık dönemi de geldi. Soğuk havalar henüz tam anlamıyla bastırmamışken bile birçok kişi hastalıklarla mücadele ederken buna çözüm olarak doğal yöntemlere de başvurmaya başladılar. Doktora gitmek yerine babaanne formüllerinde çözüm arayanlar için ise tehlike oldukça büyük. Öyle ki sağlıklı olarak görülen bitki çayları iyileştirmenin aksine vücudu zehirleyebiliyor.
Konuyla ilgili değerlendirme yapan Uzman doktor Hakan Özkul, “Bitkilerin tedavi edici özellikleri bilimsel araştırmalarla da kanıtlanmıştır. Ama bu kafanıza göre istediğiniz bitkiyi alıp, hiçbir uzmanlığı bulunmayan kişilerce size önerilen her bitki çayını alıp içeceğiniz, tavsiye ettiği bitkisel kürleri kullanacağınız anlamına gelmez. Bunlar doktor kontrolünde, danışılmadan tüketilmemesi gereken takviye ürünlerdir. İyileşeyim derken, vücudunuza çok ciddi zararlar verebilirsiniz ve hastanenin yolunu tutmak zorunda kalabilirsiniz” ifadelerini kullandı.
BİTKİ ÇAYI KULLANMADAN ÖNCE DOKTORA BAŞVURMAK GEREKİYOR.
Kış aylarında başvurulan doğal yöntemlerle ilgili kritik uyarılarda bulunan Dr. Özkul, şunları söyledi:
"Bitki çayları hastalıkların tedavisinde ve önlenmesinde tıbbi bitkilerin kullanılma yöntemlerinden birisidir. Hiç kimse ne kendisinin ne de başkasının hastalığını ilaçlarla veya tıbbi bitkilerle kendi başına yapmamalıdır. Aksi halde kaş yapayım derken göz çıkarılıp sağlık tehlikeye atılmış olabilir. Tıbbi bitkilerin kullanımında, tıbbi bitki çayı şeklinde de olsa bir fitoterapist doktorun önerileri gereklidir. Bitki çaylarını hasta olmadan da özellikle kış aylarında hastalıktan korunmak maksadıyla kullanabiliriz. Ama kişinin tıbbi bitki çaylarını kullanmasını engelleyecek kişisel bir durumu var mıdır bunu bir doktorun ortaya koyması gereklidir.
Kullanılacak tıbbi bitki çaylarının sağlıklı kaliteli ve güvenli olması da çok önemli bir konudur. Bitki çayı yapımında kullanılan bitkilerde kanserojen tarım ilaç kalıntıları var olabilir. Yanlış teknikle kurutma sonrasında karaciğere toxik olan aflatoxin içeriyor olabilir. Bu yüzden tıbbi bitki çaylarının aktardan değil eczaneden temini önemlidir. Tıbbi bitki çaylarının doğru kullanım için nasıl hazırlanacağı da önemlidir. Bu konuda doktor ve eczacılar doğru bilgiyi verecektir."
BU BİTKİLERE DİKKAT!
Özellikle dikkat edilmesi gereken bitkiler ve çayları hakkında da uyaran Dr. Özkul, “Mesela kanser hastası olan ve kemoterapi alan hastaların özellikle sarı kantaron, nar, greyfurt kullanmalarını tavsiye etmeyiz. Çünkü bazı bitkiler kemoterapinin etkisini istemediğimiz şekilde artırabilir, bazıları ise etkisini azaltabilir" dedi.
Taze badem ile kayısı çekirdeği tüketimini de tavsiye etmediklerini söyleyen Dr. Özkul, “Bu iki ürün onlarca faydasına rağmen içerisinde siyanür barındırmaktadır. Fazla tüketilmesi zehirlenme ile sonuçlanabilir. Kan inceliği fazla olan hastaların ise kan sulandırmada etkili ginseng gibi bazı bitkilerden uzak durması çok önemlidir. Yani kullandığımız bitkileri doktor tavsiyesi ve kontrolünde kullanılmak çok önemli” şeklinde konuştu.
