E-çocuklarda böbrek taşı riski katlanıyor

E-çocuklarda böbrek taşı riski katlanıyor

Akıllı telefonu, tableti elinden düşürmeyen çocukları bekleyen bir tehlikeye daha uzmanlar dikkat çekti. Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Selçuk Şahin, normal şartlarda böbrek taşının erkeklerde daha sık görüldüğünü belirtti. Son dönemde çocuklarda da vakaların arttığını kaydeden Şahin “Teknoloji bağımlılığı nedeniyle az hareket eden kişilerde taş hastalığı daha sık görülüyor. Obezite de bu riski artırıyor” dedi.

Böbrek taşının neden olabileceğine değinen İSÜ Liv Hospital Bahçeşehir Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Selçuk Şahin “Böbreklerimiz vücudumuz için son derece önemli işlevlerden biri olan filtreleme işlemini yerine getirir. Zaman geçtikçe burada birikmeye devam eden kristalize oluşum böbrek taşına dönüşmektedir. Beslenme biçimleri, metabolik rahatsızlıklar, yetersiz sıvı alımı ya da sıvı kaybı ve bazı ilaçlar gibi pek çok etmen böbrek taşına neden olabilir” dedi.

Böbrek ve idrar yollarında taş hastalığı görülme sıklığının toplumda oldukça yüksek olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Şahin, “Hayatı boyunca bir insanın taş hastası olma ihtimali yaklaşık yüzde 10-15 civarındadır. Böbrek taşı görülme sıklığı dünyadaki coğrafik bölgelere göre değişiklik göstermektedir” diye konuştu.

Taş oluşumunda cinsiyetin, genetik ve çevresel faktörlerin, yaşam tarzının, diyetin başlıca etkenler olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Şahin, şunları söyledi:

Taş hastalığı erkeklerde sıktır. Buna sebep olarak testosteronun taşın kimyasal yapısında olan okzalat sentezini ve kristalizasyonunu artırdığı, aksine taş oluşumunu engelleyen sitratın atılımının kadınlarda östrojen tarafından uyarıldığı gösterilmiştir. Ancak son yıllarda beslenme alışkanlığının değişmesi nedeniyle kadınlarda ve çocuklarda da hastalık artmıştır. Özellikle ailesinde taş hastalığı olanlarda risk 2,5 kat artmıştır. Sedanter hayat yaşayanlar, yatalak hastalar ve teknoloji bağımlılığı nedeniyle az hareket edenlerde daha sık görülmektedir. Obezite de taş hastalığı riskini artırmaktadır. Buna duruma obeziteye eşlik eden düşük idrar pH’ının, idrarla okzalat, ürik asit, fosfor ve sistin atılımın artışının neden olduğu gösterilmiştir.

Böbrek taşı hastalığının genelde tekrarlayıcı bir hastalık olduğunu söyleyen Prof. Dr. Şahin, “Bir kere taş düşüren hastalarda 5 yıl içerisinde yüzde 50 oranında yeniden taş oluşabileceği bilinmektedir. Bu hastalar bol su içmeli, aşırı hayvansal ve yağlı proteinli gıdalardan sakınmalı, aşırı soğuklardan korunmalıdır. Taşın metabolik analizi ve altında yatan başka hastalık olup olmadığı incelenmelidir. Daha önce taş düşüren hastaların yıllık düzenli kontrollerini yaptırması önerilir” ifadelerini kullandı.

SES DALGASI YÖNTEMİ KULLANILABİLİR

Tedavide en önemli faktörlerin taşın büyüklüğü, böbrek içindeki yerleşimi, hastanın ağrısının şiddeti, taşın böbrek fonksiyonlarını bozup bozmaması ve enfeksiyon varlığı olduğunun altını çizen Prof. Dr. Şahin şöyle devam etti: Böbrek taşının boyutu arttıkça, hastanın taşı kendiliğinden düşürme ihtimali azalır. ESWL -vücut dışından şok dalgaları ile taş kırma- yani ekstrakorporeal şok dalgası, litotripsi yönteminde büyük taşları parçalamak için ses dalgaları kullanılır. Parçalanan taşlar doğal yollarla vücuttan atılır. Tedavide ses dalgasıyla taş kırma en fazla 3 kez denenmelidir aksi takdirde komplikasyonlara neden olabilir

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN