Son zamanlarda oldukça popüler bir hale gelen kolajen kullanımı için uzmanlardan uyarılarda peş peşe geldi. Toz, kapsül, sıvı kolajen kullanmak yerine bunu kullanın. Hem oldukça doğal hem de son derece besleyici. Bol bol tüketen erken yaşta gençlik sırrını buluyor. İşte tüm detaylar…
Üç tarafı denizlerle çevrili topraklarda yaşarken denizin mükemmel nimetlerinden de yararlanmak gerekiyor. Özellikle Karadeniz ve Marmara'da çok sık görülen hamsinin faydaları da saymakla bitmiyor. Kış aylarında sofraları süsleyen bu lezzet gençliğinde erken yaştaki sırrı olarak görülüyor. Oldukça yüksek bir besin değerine sahip olan hamsi, buğulama, kızartma, fırında ya da pek çok farklı yöntemle sofralarda yer alıyor. Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevim Köse, hamsinin yalnızca yağ asitleri açısından değil derisindeki jelatin, kolajen açısından da son derece faydalı olduğunu belirtiyor. Kıkırdağından kılçığına kadar birçok yararı bulunan hamsinin de sofralardan eksik edilmemesi gerekiyor. Hangi balık ne zaman tüketil? En yararlı balık hangisidir? soruları tek tek yanıt buldu. İşte tüm detaylar…
KILÇIĞINA KADAR FAYDA SAĞLIYOR
Hamsinin yalnızca yağ asitleri açısından değil içerisinde barındırdığı jelatin ve kolajen açısından da son derece yararlı olduğunu belirten Sevim Köse, kıkırdağının ve kılçığının da sağlık açısından yararlı olduğunu söyledi. Balığın faydalarına değinen uzman isim hangi ayda hangi balığın tüketilmesi gerektiği sorusuna da yanıt verdi. Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere diğer kurumlarında haftada 4,5-5 gram oranında EPA ve DHA yağ asidi tüketilmesini tavsiye ettiğini söyleyen Köse, bu yağların kolay sindirilebilir ve besin değeri yüksek balıklardan temin edilebileceğini vurguladı.
HEM JELATİN HEM DE KOLAJEN BULUNUYOR
Son yıllarda oldukça popüler bir hale gelen kolajen kullanımı gençlik için oldukça önemli görülüyor. Besin değerinin yanı sıra adeta bir ilaç değerine sahip olan balığın sofralardan eksik edilmemesi gerektiğini ifade eden uzman isim, yemek yerken aynı zamanda ilacınızı da almış oluyorsunuz diyerek balık tüketimine teşvik etti. Köse, “Sadece yağ asitleri açısından değil, örneğin derisinde jelatin var, kolajen de içeriyor. Kıkırdağı, kılçığı bile sağlığımıza yararlı. Bize lazım olan, hayvansal gıdalarla benzer ölçüde protein değeri, aminoasit değeri, mineralleri var. Balık o açıdan iyi bir besin." dedi.
Balıktan elde edilen kolajenin diğer hayvansal gıdaları oranla daha kolay vücutta emildiğini söyleyen Sevim Köse, balık içerisinde tip kollajen bulunduğunu söyledi. Birçok kişinin güzel bir cilde sahip olması için kolajen tüketmesi gerektiğini belirten uzman isim yaşlanmayı geciktirerek bağ dokularını daha sağlam bir hale getirdiğini söyledi.Deri, bağ, eklem, kemik, kas, tendon, Kan damarları, diş etleri, göğüs, tırnak ve saçın gücünün ve esnekliğinin kolajen sayesinde korunduğunu ifade eden Köse, kolajenin esnekliği korumaya yardımcı olan karmaşık bir yapısal protein olduğunu belirtti. Yapılan araştırmalar doğrultusunda yaşlanmaya karşı savaş açan kolajen kemikleri iyileştirirken aynı zamanda eklem ağrıları ve yaralara iyi gelmektedir. Protein alımı arttıkça alçı bakteriyel özellikler de tamamlanmış oluyor.
ÇORBA OLARAK TÜKETİN
Balığın kemik sağlığı açısından oldukça önemli olduğuna değinen Sevim Köse, kalsiyum ve fosfor içermesi nedeniyle büyük faydalar sağladığını aktardı. Balığın çorba olarak tüketilmesi gerektiğini tavsiye eden Köse, ayıklanan balıkların kafa, kılçık ve derilerinden çorba yapılarak tüketilmesi gerektiğini söyledi. Sevim Köse, “Hastalara nasıl ki kemik iliği çorbası yapılıyorsa, balıkların bu atıklarından da balık çorbası hazırlayıp tüketmek de çok sağlıklıdır. Küçük balıkların ise kılçığıyla tüketilmesi, bu maddelerin alınmasında yararlıdır." sözlerini ifade etti. Araştırmalar doğrultusunda balık tüketiminin bağışıklık sistemini güçlendirdiği, beyin sağlığını koruduğu virgül kalp damar hastalıkları ile birlikte kansere karşı da büyük bir savaş açtığı görülüyor.
HANGİ BALIK HANGİ AYDA TÜKETİLİR?
Aylara göre hangi balığın hangi dönem tüketilmesi gerektiğini belirten Sevim Köse şu açıklamalarda bulundu:
Kasım ayı hamsinin en bol ve en lezzetli olduğu dönemdir. Bu ay içerisinde palamut, uskumru istavrit ve izmarit tüketilebilir.
Aralıkta palamut, hamsi, tirsi, zargana, uskumru, izmarit, istavrit, barbun geliyor.
Ocakta ise tirsi, palamut, zargana, hamsi, uskumru, izmarit, istavrit, barbun. Şubat ayında tirsi, hamsi, zargana, uskumru, istavrit, izmarit, barbun.
Martta tirsi, palamut, uskumru, hamsi, izmarit, barbun, istavrit. Hamsinin yağ oranı bu ayda artık düşmeye başlıyor.
Nisanda hamsi, diğerlerinin yağ oranı düşük olduğu için az da olsa yağ asit oranı birinci sıraya geçmiş oluyor. İzmarit, palamut, kırlangıç, kolyoz, küpez, istavrit, bunlardan da yararlanabiliyoruz.
