Kovid gitti kızamık geldi

Kovid gitti kızamık geldi

Üç yıldır Kovid’in ağır tablosuna maruz kalan Türkiye bu kez kızamık tehlikesiyle karşı karşıya. Patlama yapan vakalar İstanbul’da bir can alınca alarm zilleri çaldı. ‘Bu hastalık Koronavirüse göre altı kat bulaşıcı’ uyarısı yapan uzmanlar erken tedbirin önemini vurguladı. Dört önlemi sıraladı: 1 Aşı olun. 2 Kalabalıktan kaçının. 3 Hijyene dikkat edin. 4 Maske kullanın.

MERVE ŞİŞMAN

Pandeminin ardından artan kızamık vakaları yeni salgın endişesini artırdı. Türk Tabipleri Birliği’nden Prof. Dr. Muzaffer Şenocak geçen ay “Avrupa’yı etkileyen kızamık salgını yaşanıyor. DSÖ bunu teyit ediyor. Önlem almazsak kötü etkileniriz” uyarısı yaptı. İstanbul Tabip Odası da “Kızamıktan dolayı hayatını kaybeden çocuklar var” açıklaması yaptı. Sağlık Bakanlığı’ndan ise kritik konuya ilişkin bir açıklama gelmedi.

SADECE MASKE YETMEZ EN ETKİLİ ÖNLEM AŞILANMA

Uzmanlar Kovid döneminde tırmanan aşı kararsızlığının olumsuz tabloyu büyütebileceğine dikkat çekti. Prof. Dr. Mehmet Ceyhan “Kovid’e göre 5-6 kat daha bulaşıcı. Maske yetmez tek etkili korunma yolu aşı” dedi. Türk Pediatri Kurumu Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Kenan Barut da “Aşı olun, kabalıktan kaçıp hijyene dikkat edin” hatırlatması yaptı. Bağışıklığı zayıf kişilerin hekim takibi altında olması gerektiğini belirtti.

İSTANBUL TABİP ODASI TEPKİSİ: VAKA SAYILARI YİNE MUĞLAK

İstanbul Tabip Odası, Çam ve Sakura Şehir Hastanesi gibi kurumlarda kızamık kliniklerinin açılmaya başlandığını kaydetti. Vaka sayılarıyla ilgili net bilgi olmadığını ileri süren İTO Yönetim Kurulu Üyesi Saffet Ercan, Sağlık Bakanlığı’na “Toplam kaç vaka var?” diye sordu. Konuyu Meclis’e taşıyan CHP’li Kayıhan Pala da “Doğrulanmış vakalar hangi illerde görüldü? Vakaların aşı durumu nedir?” sorularını yöneltti.

werew.png

Kovid salgınının etkileri hala sürerken şimdi de ‘kızamık salgını’ gündeme geldi. Konuya ilişkin dün bir basın toplantısı düzenleyen İstanbul Tabip Odası (İTO) kentte kızamıktan dolayı hayatını kaybeden çocukların olduğunu kaydederek, vakalardaki artışın endişe verici boyutlara ulaştığını duyurdu. Toplantıda, Bahçelievler’de, mayıs ayında İstanbul’da Çin’den gelen Uygur Türkü 4 yaşındaki bir çocuğun kızamıktan öldüğü, vakaların artması üzerine bazı hastanelerde (Bahçeşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi) kızamık kliniklerinin açılmaya başlandığı, acillere başvuruların arttığı aktarıldı. İTO Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Saffet Ercan, ailelerden kayıtlı oldukları aile sağlığı merkezine ya da göçmen sağlığı merkezine gidip kızamık aşısını çocuklarına 9 aylık, 12 aylıkken ve 4 yaşında yaptırmalarını istedi.

Ercan, şunları kaydetti:

“Nisan 2022- Mart 2023 tarihleri arasında Avrupa’daki kızamık olgu sayılarına göre Rusya ve Tacikistan’dan sonra 457 olguyla Türkiye geliyor. Bu sayının 343’ü ise 2023’ün ocak ve şubat aylarına ait. Sahada çalışan meslektaşlarımızdan aldığımız bilgilerden mattan itibaren yeni hastaların olduğunu biliyoruz. Ancak Sağlık Bakanlığının verilerin paylaşımında Kovid 19 pandemisindeki şeffaf olmayan tutumunu devam ettirmesi sebebiyle rakamlara ulaşamıyoruz.”

DOÇ. DR. BARUT: MASKE KULLANIMI PSİKOLOJİK BİR ETKEN

Vakalardaki artış üzerine KARAR’a konuşan uzmanlar ise özellikle de koronavirüsün etkisiyle sadece maske kullanımının kızamık için yeterli olmadığına vurgu yaptı. Türk Pediatri Kurumu Yönetim Kurulu üyesi Doç. Dr. Kenan Barut, toplu taşıtlarda kullanılan maskenin psikolojik etkilerinin olabileceğine dikkat çekerek, “Vatandaşların toplu taşıtlarda ‘kızamık salgını’na yönelik maske kullanmaya başlaması, birçok faktörün birleşimiyle açıklanabilir. Bu, pandeminin psikolojik etkileriyle bağlantılı olabileceği gibi, diğer etkenlerden de kaynaklanabilir” şeklinde konuştu. Doç. Dr. Barut, “Koronavirüs pandemisi, toplumda büyük bir etki yarattı ve insanların sağlıklarını korumak için maskeler gibi önlemler almaya teşvik etti. Bu dönemde, insanlar enfeksiyonlardan korunma konusunda daha duyarlı hale gelebilirler. Kızamık gibi bulaşıcı hastalıkların salgınları da dikkat çekici olabilir ve insanları bu tür önlemler almaya yönlendirebilir” dedi.

PROF. DR. CEYHAN: TEK ETKİLİ KORUYUCU AŞI

Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan da, koronavirüs salgınıyla kıyaslanmamasını ve kızamık salgının daha bulaşıcı olduğuna değinerek “Koronavirüse göre 5-6 kat daha fazla bulaşıcı bir hastalık. Sadece maske takarak korunmak doğru değil, tek etkili koruyucusu var o da aşılanmak” vurgusu yaptı.

Prof. Dr. Ceyhan ‘aşı karşıtlarına yönelik de şunları kaydetti:

“Kızamık salgınıyla ilgili aşı olmayanlara ‘aşırı karşıtı’ olarak vurgu yapılmasını yanlış buluyorum. Onun yerine ‘aşı kararsızı’ denilebilir. Toplu taşımada kızamık salgını için kullanılan maske elbette bir nebze yeterlidir ancak çözüm değildir. O yüzden maske kullanımın koronavirüs salgınının yarattığı psikolojik yan etkilerinden sadece bir tanesidir diyebiliriz. Kızamık salgını yeni bir şey değildir. Türkiye’de 2007-2011 yılları arasında bu hastalık o kadar azalmıştı ki senede 4-7 vaka görür olmuştuk. Bu yüzden hekimlerde bu alanda vakaları net olarak görememiş üzerine çok fazla araştırma yapılamamıştı. Artan aşı kararsızları ile birlikte aileler çocuklarına aşı yaptırmak istemedi, bunun sebebi de aşı kararsızlarının doğru olmayan söylemleridir.”

‘YAPTIRMAYANLAR RİSKİ GÖZE ALACAK’

Alınması gereken önlemleri açıklayan Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, “Bir defa aşı konusunda kararsız olanlar aşı ile ilgili yan etkisi konusunda uzmana soru sormalı.1963’ten bu yana kızamık aşısı uygulanıyor. Ya aşı yaptıracaklar ya da çocuklarının kızamık geçirebilir riskini göze alacaklar. Kızamık ve su çiçeği dünyada bilinen en bulaşıcı iki hastalık. Koronavirüsle kıyaslamak için şunu söyleyebilirim; Korona virüste bulaşıcılık bire üçtü. Yani bir kişi üç kişiye bulaştırabiliyordu. Oysa bu rakam kızamıkta 16-18 kişi. Maske bir miktar engelleyebilir ama çözüm değil. Aşı kararsızlığına yönelik asıl büyük iş devlete düşüyor. Buna yönelik program dahilinde eğitim yapılmalı, halk bilinçlendirilmeli” ifadelerini kaydetti.

KALABALIĞA GİRMEYİN, HİJYENE DİKKAT EDİN

Doç. Dr. Barut, kızamığa karşı alınabilecek önlemleri şöyle sıraladı:

Aşı olun: Kızamık aşısı, hastalığa karşı etkili bir koruma sağlar. Aşılanmak, kızamık salgınından korunmanın en önemli adımlarından biridir.

Kişisel hijyene dikkat edin: Ellerinizi sık sık yıkayın veya el dezenfektanı kullanın. Özellikle toplu taşıma araçlarına bindikten sonra veya kalabalık yerlerden döndükten sonra ellerinizi temizlemek önemlidir. Kalabalık ortamlardan kaçının: Kızamık salgını gibi bulaşıcı hastalıklar genellikle kalabalık ortamlarda yayılır. Mümkün olduğunca kalabalık yerlerden uzak durmak, enfeksiyon riskini azaltabilir.

Maske kullanın: Maske kullanımı, kızamık salgınından korunma konusunda yardımcı olabilir. Ancak kızamık, havadan damlacık yoluyla bulaşan bir hastalık olduğundan, maske tek başına yeterli bir önlem değildir. Maske, başka önlemlerle birlikte kullanılmalıdır. İmmün yetmezlik durumunu kontrol altında tutun: Bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler, kızamık gibi hastalıklara karşı daha savunmasız olabilir. Bu nedenle, immün yetmezlik durumları olan kişiler doktorlarıyla iletişimde kalarak gerekli önlemleri almalıdır.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN