Bazı çok iyi adamların çok kötü yakınları…
'Tamam, doğru olabilir söylediklerin, ama o öyle değil. O adam, o ülke, o marka yanlış biliniyor. Kasıtlı olarak böyle söyleniyor. İşin aslı...
Yumruk
İnsanın beyninden ve onunla kazandığı temel vasıflardan uzaklaşıp bedenine yüklendiği her anda hayvan tarafının izleri belirir.Bir memeli olarak...
Ağzını kaybeden adam
Dün geceden beri amansız bir derde tutulmuştu.Aniden uyanmış su içmek için mutfağa yönelmişti. Eli koridordaki ışık düğmesine kendiliğinden...
Bir çenenin bana vadettikleri
Sabah güneşinin canlı okları vapur camlarından sekerek geri dönerken bir çenenin bana vadettiklerini düşünüyorum.Neredeyse asırlık çitlembik...
Kuş yüreği
Şimdi elimde dört kuş yüreği ile yürüyordum. Az önce yoktular. Birden karşıma çıkıverdiler.Güneş iki gündür kayıptı. İnceden serin,...
Gölgenin sesi güneşin alnı
Çocukluğum güneşin altında geçti. O yüzden gölge nedir iyi bilirim.Fakat şimdilerde ‘dünyayı bir gölgelik’ diye yorumlamanın imkansızlığı...
Dökülmüş elmaların geçişi
Gözlerinizi biraz olsun kapatır da ala sıcakta yukarılardan, Bolkarlar’dan inecek serin esintiye yüzünüzü ayarlarsanız, nasipsiz kalmazsınız.İlkin...
Başkasının yaşamına öykünmek
Tuhaf bir yaratık şu insanoğlu. Gün be gün kendi zaafları üzerine kafa yorup çıkış yolları araması gerekirken işi kurnazlığa vurur.Başkalarının...
Adalet Ağaoğlu ‘Sahiden…’
Şair ve yazarlara mal olmuş kelimeler, hitaplar vardır. Onlar, sanki bütün varlıklarını oraya toplarlar. İlhan Berk ‘harika!’ dediğinde baktığını...
Bildim seni çiçeği…
Bir demet zehirli otu elinde tutar gibi bağırıyor adam, görürsün bak sana ne yapacağım.Bu çiçeğin -ot demiyor ısrarla- dallarını, yapraklarını...
Maydanoz ayıklamak ya da…
Her şey seçmekle başlar. Kazık gibi uzamış maydanoza el uzatma derim mesela ben. Onu tercih etme. Körpe, ve narin yapraklı olacak maydanoz dediğin.Sanki...
Vapurlar 5 Kuruş
En gündelik davranışımızda bile tarihin izleri saklıdır. O izler yaşama hikayesine döndükçe kalıcılığını sürdürürler.İstanbul Büyükşehir...
Dut mucizesi
Benim için çocukluk biraz da dut ağaçlarıdır. Sabah ile kuşluk vakti arası o duru serinlikte öğle sıcağı bastırıp kafayı acımasızca ısırmadan...
Cennet Cehennem asansörü
Sırtüstü yere uzandı. Kat kat kümelenmiş bulutlara baktı. Göz çukuruna görüntüsüyle kolayca sığan bunca şeyin ağırlığını düşündü.Acaba...
Kadınların hakları erkeklerin adaletsizlikleri
Geleneksel dünyada, kadınların büyük bir değerler halesiyle çevrildiği söylemi hep tekrarlanır.Bu söyleme göre başta töre ve din, ona büyük...
Normalin anormali
Nice zamandır en sık o kelimeyi duyuyoruz. Artık bir kelime olmaktan çıktı neredeyse bir hayale, özleme, ideale dönüştü.Oyuncağı elinden alınmış...
Bayram nereye geldi
İlkin çocukların düşleri yıkıldı. Beklemek ellerinden alındı. Bir kere beklemek elinden alınınca varlığın, gelecek olanın hiç bir değeri...
Güneşle konuşmalar
Güneşin çağrısı gecikmedi. Sabah mahremliğinde iri bal rengi gagalı kuş haberi erken getirdi.Fakat kendisini yine göremedik. ( Hiç görebilecek...
Suyun yüzü yağmurun sesi
Madem yaşamak için diri bir yüz yeter, yağmurun davetine kulak verip suyun huyuna teslim olmalı.Su, her zaman öyle yumuşak ki bütün dillerde hayat...
İnsan yüzünün yarısı
O uçağın geçişi sebepsiz değilmiş. Şuurun bir anlığına tabiatı teslim aldıktan sonra onun sarhoşluğuyla geçirdiği kısacık anı vurgulamak...
Yaşamdan birkaç dakika...
Gözümün önünde yatay ve dikey koyumsu ışık çubukları, yüksek bir odada duvarın yukarısına doğru kendiliğinden açılmış bir pencere duygusu...
Yok olarak eşitlenmek
François Truffaut, Ray Bradbury’nin distopya romanı Fahrenheit 451’i başarılı şekilde beyaz perdeye uyarlar.1960’ların ortasında yarattığı...
İnsansız bahar
Baharın ilkin erikler ve bademlere indiğini sananlar bir güzel yanılırlar. Körpe tırnaklarını bir genç kız göğsü tazeliğiyle usulca uyandıran...
Tesadüfi bir kronolojinin 71 parçası
Tavşan Adası’nı adeta önümüze kadar getiren Samatya Hastanesi’nin dört kişilik hasta odasındayız. Denize bakan pencere önünde yatan hasta...
Evde evi düşlemek
Sonunda hayat bir kere daha geldi eve dayandı. Nicedir hoyratça onu bir inşaat, bir al sat nesnesine, bir gurur putuna dönüştürenler, coronavirüsün...
Virüs ve kurban ve vs vs…
Hayır hayır, ne yakında gökten bir kurban inecek ne de bir mucize şimşeği çakacak. İnsan, sonunda kendisini bir kez daha sunak taşına boylu...
Makarna virüs bisküvi kolonya...
Bizim kasapta çalışan elemanı ilk kez bu kadar gergin görüyorum.O sakin ve güler yüzlü adam gitmiş yerine elindeki demir döveceği ete indirirken...
Yoksul şair tablosu ya da havada duran şemsiye
Carl Spitzweg’in Yoksul Şair tablosunu bilenler resme uzun uzun bakmaktan kendilerini alamazlar.Aynı zamanda şair de olan sanatçının renk ve imaj...
Otuz üç ya da 33
Hayır hayır, ne yazıyla ne de rakamla karşılayamazsınız onları.Elinize alacağınız büyüteç ile göremezsiniz büyüklüklerini. Duyguların...
Çocukla ‘oynamak’!
‘Hiçbir şey parkta tek başına oturan bir genç kadının yanından sallana sallana geçen bir çocuk kadar kendisi değildir.’Modern zamanlarda...
Şiiri görmeden şair aramak/ya da…
Sansasyon kadar dedikodunun her zaman çekici bir yanı var. Sanatçı varlığını hele bu işlek ama verimsiz kavramla köpürtmek biraz mizaç hatta...
Kendimizi güzelce kandırıvermek…
Böyle bir huyumuz, ne huyu böyle bir yaşama biçimimiz, ne biçimi bu tür bir hayat felsefemiz var; kendimizi bir güzel, güzelcecik kandırıvermek....
Gençlere bakmak ya da gençlerden bakmak
Gençlik meselesine fena halde dalmış durumdayım. Gençleri izliyor, onlara kulak veriyor, heyecanlarının arkasındaki sebepleri çözmeye çalışıyorum....
Üç tekrar kanunu
Depremde binalarımız kolayca yıkılıyor, millet olarak hızla yardımlaşmaya koyuluyoruz ancak çok çabuk unutuyoruz. Böyle olunca her depremde,...
Dayı Parçası/ Saklı Baba*
Türkçenin en sevdiğim kitaplarından birisidir ‘Bunalımdan Yaşama Kültürü’. Nermi Uygur, diğer eserlerinin derinliği yanında eşsiz üslubunu...
Sipariş hattının elemanı ya da/ eğer öyle olsaydı…
Eğer öyle olsaydı, yazı ve yazı adamlığı, şimdilerde sıklıkla şahitlik ettiğimiz gibi, birilerinin koltuklaması, pohpohlaması hatta yok...
Kahvaltı ve cop
Kahvaltı masasında bir cop vardı...Kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı’ diyen Cemal Süreya’nın şiirleri daha çok yaşasın. Şiir bir...
Sen ne diyorsun?
2020’ye girerken…Bak, şu çocuk, kocaman bir boşluğa bakıyor, sen ne diyorsun? O boşluğun rengi yok, içi sıcak değil ve çıkacağı bir yer...
Kendisine benzetmek
Bir hafta sonra yeni bir yıla gireceğiz. İnsanoğlunun miladi hesabına göre iki bin yirmi yıldır hep tekrarlanıyor bu yenilik. Geçmişin eskisini,...
Sessizce sevmek
Adam bir dönerci dükkanı açmış. Sonuçta pişmiş et satacak. İlave olarak içecek, turşu, salata ve tatlı sunacak. Neredeyse lezzetli ve güvenilir...
Kışsız kış
Şaşırıp duruyoruz işte. Ömrümüzün büyük kısmı şaşırmak ve hayret etmekle geçiyor. Nasıl, nasıl olur diyoruz. Oysa dün, daha dün, böyle...
Üstünü çizmek
Lodosun şevkine kapılmış yağmur, zaman zaman bir şaka köprüsü gibi kurulan gökkuşağının önünde bir sicim perdesi gibi sallanıyor. Ürkek...
Kendisi olarak konuşmanın upuzun yolu
İnsanlar vardır bir kez olsun kendisi olarak konuşmazlar. Birilerinin adınadır hep cümleleri. Başkalarını anlatırlar. Ötekisinden söz açarlar....
Bilgi üretime dahil değil mi? Ya da…
Bankalar reklamı çok önemserler. İletişim stratejilerinin ana dili sayarlar onu. Bu sayede hem kendi kimliklerini adeta oluştururlar hem de rakiplerinden...
Doğum ile ölüm arasında insanın büyük çaresizliği…
Kuyruklara girip güvenlik kontrollerinden geçer. İkide bir saatini kontrol eder. Önünde sallanan adını bilmediği kişilere hayıflanır. Kemerini,...
Joker ya da kan var bütün kelimelerin altında
Tod Philips imzalı Joker, final sahnesinin hemen öncesindeki son planlarla, seyirciye mesajını iyice hissetirir. Joaquin Fhonix’in olağanüstü...
İnsan unutur edebiyat saklar
Ölünün kollarını düzelttiler ve gömleğini çıkardılar. Bagretsov, memnun bir tavırla ‘iç donu yepyeni dedi’. İç donunu da çıkardılar....
Yazar, yazarcık, yazarcağız
Bazen bir kitap, bazen bir yazı günlerdir kafanızda dönüp dolaşan, yumak olup sarılan, sertleşip katılaşan meseleyi aydınlatıverir. Bir köşeyi...