Kurak geçen yaz mevsiminin ardından geç olsa da gelen yağışlar sayesinde yüzde 16 seviyesine kadar inen İstanbul'daki baraj doluluk oranı yüzde 52,37 yükseldi. Söz konusu yükseliş vatandaşları sevindirirken, uzmanlar İstanbul’un barajları tam dolu olsa dahi nüfus artışı nedeniyle yetersiz kaldığı söylüyor ve yeni barajlara ihtiyaç olduğunu belirtiyor.
İstanbul'da yağışsız geçen yaz mevsiminin ardından beklenen yağışların da geç gelmesi nedeniyle barajlardaki doluluk oranlarında kritik seviyelere kadar düşüş meydana gelmiş, bazı barajlar ise tamamen kurumuştu.
İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) verilerine göre 11 Kasım Cumartesi günü baraj doluluk oranları yüzde 16 seviyelerine gerileyen ve Aralık ayından itibaren etkisini gösteren sağanak yağışlarla birlikte 4 Ocak itibariyle baraj doluluk oranları yüzde 52,37'ye yükseldi.
'BARAJLAR TAMAMEN DOLU OLSA BİLE...'
Söz konusu oran nedeniyle rehavete kapılmamak gerektiğine dikkat çeken İstanbul Aydın Üniversitesi’nden Meteoroloji Mühendisi, Dr. Öğr. Üyesi Güven Özdemir, son duruma ilişkin konuştu. Özdemir, mega kentin barajlarının tamamen dolu olsa da 1 yıllık su ihtiyacını karşılamaya yetmeyeceğini söyleyerek uyarılarda bulundu.
İstanbul'daki 5 milyon civarındaki aracın tükettiği yakıt, petrol türevlerinin bir ısı adası oluşmasına sebep olduğunu belirten Özdemir, "Günde 3,2 milyon metreküp su kullanıyoruz. İstanbul’un şu andaki barajları tam dolu olsa dahi yetmiyor. 365 güne vurduğunuzda en az 1 milyar 200 milyon metreküpün üzerinde yıllık suya ihtiyacımız var." diye konuştu.
'İSTANBUL’UN YENİ BARAJLARA İHTİYACI VAR'
Su ihtiyacını karşılamak için yüzde 50’ye yakın suyu dışarıdan karşılamak zorunda kalındığın belirten Özdemir, "Artık İstanbul’un nüfusunun artışını durdurmak, göçü önlemek lazım. İstanbul’un şu andaki durumu baraj yapmaya müsait olmayabilir, buna yetkililer karar verecektir ama İstanbul’un yeni barajlara ihtiyacı var." dedi.
Belediyelerin yeni yapılan binalara şart koşması gerektiğini belirten Özdemir, Yağmur sularının biriktirilmesi, su sarnıçlarının oluşturulması lazım, yani yağan yağmuru biriktirmek gerekiyor. Geri dönüşüm sularını kullanmak lazım. Yolların kenarlarına belli aralıklarla su depoları yapılabilir, denize akıtacağımıza bu alanlarda toplamamız lazım” şeklinde konuştu.
'KURAKLIK DEVAM EDİYOR'
Kuraklığın devam ettiğini ve eski kışlara göre bu yağışların daha etkili olmasını gerektiğini belirten Özdemir, "Yağışlar çok kısa bir zamanda vuruyor, geçiyor. Pek ümit içinde olmamamız, tasarrufa çok önem vermemiz lazım. Evlerde, kullanılan cihazlarda, musluktan akan sularda kullanırken çok dikkatli olunması lazım çünkü bu suyun barajlarımızda kalması lazım." dedi.
Özdemir, susuz kaldığımızda bulaşıcı hastalıkların kol gezeceğini; kolera, tifo, uyuz gibi cilt hastalıklarına kadar ki İstanbul’da çok hızlı bir şekilde yayılacağını söyledi ve pandemiden daha kötü olma ihtimali olduğunu belirtti.
'YAĞIŞLAR KESİLDİĞİ AN HIZLI BİR ŞEKİLDE AZALACAK'
Doluluğun çok kısa bir sürede yüzde 15’lere kadar düştüğünü ve hatta bazı barajlar tamamen kuruduğunu aktaran Özdemir, "Bu şekilde giderse yüzde 50’ye güvenmeyeceğiz diyelim ki yağışlar kesildiği an hızlı bir şekilde azalacaktır” dedi.
