Türkiye'den baskıcı Pekin yönetimine çağrı: Dr. Gülshan Abbas'ı serbest bırakın

Türkiye'den baskıcı Pekin yönetimine çağrı: Dr. Gülshan Abbas'ı serbest bırakın

Uygurlu Dr. Gülshan Abbas'ın Çin tarafından hapsedilmesinin beşinci yıl dönümünde Dünya Uygur Kongresi, bundan sonra Pekin'in Doğu Türkistan'daki halklar üzerinde sistematik olarak 'zorla kaybetme' politikasına başladığını belirtti. Türkiye'den Cumhur İttifakı'nın ortağı Yeniden Refah Partisi, diğer muhalefet partilerinin milletvekilleri de Dr. Abbas'ın serbest bırakılması için çağrıda bulundu.

SELMAN CÖMERT

Emekli bir tıp doktoru olan Dr. Abbas, 2018 yılında Urumçi'de Çinli yetkililer tarafından 'zorla kaybedilmiş' ve Uygurların insanlık dışı koşullara, işkenceye, cinsel istismara ve zorla çalıştırılmaya maruz bırakıldığı Çin toplama kamplarından birine götürülmüştü.

ZORLA KAYBETME NEDİR?

Uluslararası Af Örgütü'nün resmi sitesinde zorla kaybetme şu ifadelerle anlatılıyor:

"Zorla kaybedilme mağdurları, kelimenin tam anlamıyla ortadan kaybolan insanlardır. Devlet görevlileri (ya da devlet rızasıyla hareket eden birileri) onları sokaktan ya da evlerinden aldığında ve sonra bunu yaptıklarını ya da nerede olduklarını söylemeyi reddettiğinde, evinden veya sokaktan alınan kişiler ortadan kaybolmuş olurlar. Bazen kayıplar silahlı muhalif gruplar gibi devlet dışı silahlı aktörler tarafından da gerçekleştirilebilir. Bu da uluslararası hukuka göre suç sayılır.

Bu insanlar genellikle asla serbest bırakılmaz ve akıbetleri bilinmez. Mağdurlar sıklıkla işkence görür ve birçoğu öldürülür ya da sürekli öldürülme korkusu içinde yaşarlar. Ailelerinin nerede olduklarına dair hiçbir fikri olmadığını ve kimsenin onlara yardıma gelme ihtimalinin çok az olduğunu bilirler. Ölümden kaçsalar ve sonunda serbest bırakılsalar bile, fiziksel ve psikolojik yaralar onlarla birlikte kalır."

basliksiz-4.jpg

PEKİN, AKTİVİZME KARŞI AİLELERİ REHİN OLARAK KULLANIYOR

Yapılan bir basın açıklamasında Dünya Uygur Kongresi Başkanı Dolkun Isa, "Çin hükümeti bizi susturmak için ailelerimizi kullanıyor. Çin'in insanlığa karşı işlediği suçlar ve Uygurlara yönelik soykırım hakkında konuşmayı seçen Uygurlar ağır bir bedel ödüyor" dedi.

Dr. Abbas'ın kaybolmasının, kız kardeşi Rushan Abbas'ın aktivizmine karşı bir tür misilleme olduğuna inanılıyor. Çinli yetkililerin, Uygurları Çin'in insan hakları zulmüne karşı konuşmaktan alıkoymak amacıyla ulus aşırı baskı ve zorla kaybetme yöntemlerini giderek daha fazla kullandığı iddia ediliyor.

Dünya Uygur Kongresi'nin yayınladığı basın açıklamasına göre Çin polisi, ülkedeki aile üyelerini tehdit etmek, korkutmak ve gözaltına almak için kullanılabilecek istihbari bilgiler topluyor. Freedom House'un 2021 Çin Raporu'na göre, Çin Komünist Partisi (ÇKP) "dünyadaki en sofistike, yaygın ve kapsamlı sınır ötesi baskı kampanyasını" yürütüyor.

basliksiz-3.jpg

DR. ABBAS'IN HAPSEDİLMESİNDEN SONRA ZORLA KAYBOLANLARIN SAYISI ARTTI

Açıklamada, Dr. Abbas'ın hapsedilmesinden sonra Doğu Türkistan'da Uygurların ve diğer Türk halklarının sistematik olarak ortadan 'zorla kaybedildiği' ifade edildi. Mart 2019'da, Dr. Abbas'ın "terör örgütüne katılma, terör faaliyetlerine yardım etme ve sosyal düzeni bozmak için insan toplama" suçlarından 20 yıl hapis cezasına çarptırıldığı bildirildi.

2017 yılından bu yana Çin hükümetinin "terörizm ve aşırıcılığa" karşı yürüttüğü operasyonlar kapsamında keyfi olarak gözaltına alınan yüz binlerce Uygurlu, uydurma suçlamalarla 'zorla kaybedildi'.

basliksiz-2.jpg

BM RAPORU: İKİ KİŞİ ÇİN DIŞINDAKİ BAĞLANTILAR NEDENİYLE KEYFİ OLARAK GÖZ ALTINA ALINDI

Birleşmiş Milletler Keyfi Tutuklamalar Çalışma Grubu (WGAD) 2022 tarihli raporunda Dr. Abbas'ın yanı sıra Qurban Mamut ve Ekpar Asat adlı diğer iki Uygur'un da zorla kaybedilme mağduru olduklarını ve muhtemelen Çin dışındaki yabancı bağlantıları nedeniyle keyfi olarak gözaltına alındıklarını tespit etmişti.

Dünya Uygur Kongresi tarafından yayınlanan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
"Dr. Abbas ve sayısız Uygur ve diğer etnik grupların Çin hükümeti tarafından keyfi olarak gözaltına alınmasını kınıyoruz. Dr. Abbas'ın tutuklanmasının ardından hayal bile edilemeyecek zorluklara katlanan kız kardeşi Rushan Abbas, kızları ve tüm ailesine sonsuz desteğimizi gönderiyoruz. Kongre olarak ayrıca Dr. Abbas'ın derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılması çağrısında bulunuyoruz."

basliksiz-1.jpg

Geçtiğimiz dönem iktidar kanadının Doğu Türkistan'da yapılan zulme sessiz kalmasından sonra, hatta İç İşleri eski Bakanı Süleyman Soylu yönetiminde Türk polisinin İstanbul Çin Konsolosluğu önünde Pekin yönetimini protesto eden eylemcilere müdahale etmesinden sonra iktidar kanadındaki MHP'nin değil, İslami hassasiyetleriyle öne çıkan Yeniden Refah'ın ses çıkarması dikkat çekti. Yeniden Refah Partisi İstanbul Milletvekili Doğan Bekin sosyal medyada, "Dr. Gulshan Abbas ve diğer Doğu Türkistanlı kardeşlerimiz bir an önce özgürlüklerine kavuşmalı" ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Adana Milletvekili Dr. Ayyüce Türkeş Taş ve Gelecek Partisi Muğla Milletvekili Selçuk Özdağ da, Dr. Abbas'ın serbest bırakılması için sosyal medyada çağrıda bulundu.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (3)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
3 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN