Murat Ülker'den hakkında merak edilenlere eğlenceli cevaplar

İş insanı Murat Ülker, katıldığı bir programda merak edilen soruları yanıtladı. Ülker'in birçok konuda birçok soruya verdiği yanıtlarla programda eğlenceli dakikalar yaşandı.

İş insanı Murat Ülker, Candaş Tolga Işık'ın yönettiği Youtube kanalı Kafa TV'nin konuğu oldu. Ülker, Işık'ın ve katılımcıların birbirinden çok merak edilen sorularına eğlenceli yanıtlar verdi.

4.9 MİLYAR DOLARLIK SERVETİNİZ NEREDE?

Forbes’a göre 4.9 milyar dolarlık serveti ile Türkiye’de ilk sırada olan Ülker’e birikiminin nerede olduğu sorusunu yanıtladı. Ülker “Servetle para aynı şey değil. Para biliyorsunuz bir kağıt genelde. Üzerinde de genelde kimin malı olduğu yazıyor. Mesela bizimkilerde hep Türkiye Cumhuriyeti yazıyor. Yani siz param var diyorsunuz ama cumhuriyetin parası. Yani paranın ismi banknot. Banknot biliyorsunuz Merkez Bankası’nın çıkardığı senettir. Yani sizin o kadar harcama imkanınızı devlet tanımıştır. Ama para onun parasıdır. Servetse sizin geçici bir zaman için sahip olduğunuz; bu dünyadayken emrinize amade olan varlıklardır. Yani para ile server farklıdır. Türkiye’de ölçüyorlar ama Forbes’a da söyledim; bu yanlış olmasın. Benim malım bu, gösterdim. Saydılar ama daha fazla çıkıyor dediler. Hepsi benim değil; biz bir aileyiz. Ama o çok zor iş diyerek yine öyle yazdılar” ifadelerini kullandı.

KALICI SLOGANLAR NASIL BULUNUYOR?

Kalıcı sloganlar nasıl bulunuyor, nasıl bir ekiple çalışıyorsunuz? sorusunu “Kalıcı sloganlar bu ekibin işi değil. Tarihten beri, 70 yıldan beri geliyor. Sloganların kalıcı olmasının sebebi de hayatınızda yer etmesi, sizin için bir şey ifade etmesiyle alakalı. Mesela Ülkersiz çay saati düşünülemez derlerdi. Ben daha çocukken. Şimdi İngilizler McVitie’s çay saati geldi diyorlar. Aynı şey oldu. Ekip çok mühim. Çalışanların işin ehli olması çok mühim. Ama biraz da hayatın içinden bir marka olması. Çalışanlar ben Ülkerciyim der. Bakkal benim malım der. Parasını verip alıyor adam haklı da. Yani herkes markaya sahip çıkıyor” dedi.

ÜLKER'DE EN DÜŞÜK MAAŞ

Ülker firmasında en düşük maaşla çalışan kişi kim sorusu üzerine Ülker, “Biz asgari ücret veriyoruz herkese. Asgari ücretin üzerine de 4 ikramiye veriyoruz ilave olarak. Yani asgari ücretten minimum yüzde 25 fazla oluyor. Ayrıca üçte 1 kadar tutan birtakım sosyal haklar veriyoruz. Bunlar da paraya çevrilebiliyor. ‘Sen seç’ diye bir uygulama var. İster bir kısmı sigorta yaptırılabiliyor, ister ilave başka yardımlar alınabiliyor veya erzak alınabiliyor. Yani asgari ücret alan yok" ifadelerini kullandı.

Ülker markası, lezzetinin tarifini bugüne kadar nasıl gizli tutabildiği sorusu üzerine “Tarifimiz gizli değil. İçinde neler olduğu arkasında yazıyor. Ama hangi sırayla koyuyorsunuz, ne zaman karıştırıyorsunuz, ne kadar karıştırıyorsunuz… Fark orada” dedi.

HALLEY’İ KİM BULDU?

Ülker’in en bilinen ürünlerinden biri olan Halley’i kimin bulduğu sorusunu yanıtlayan Ülker “Halley, 80’lerin başında yurt dışında çalışırken benzer bir mal gördüm. Dedim bu çikolatalı olmalı, şöyle olmalı diye düşünerek hazırladım. Yurt dışında çalışıyordum. Sonra Türkiye’ye geldim. Çalıştığım şirketin Ar-Ge bölümünde çalışıyorum. Bu dosyayı hazırladım. Böyle yapalım dedim. Patrondan ses yok. Patron patron yani baban da olsa. Sonra bunu yapalım dedim. Bu sefer yapmayalım dedi. Öbür sene yapalım; öbür sene de yapmayalım dedi. Sonra birden bire ‘Bak Halley geliyor. Yıldız. Bunun adına bir şey yapalım. Çok güzel marka. Bir mal yapalım. Adı Halley olsun’ dedi. İyi dedim. Nasıl yapalım? ‘O vardı ya onu yapalım’ dedi. Yıldız iki ay sonra geliyordu. Biraz zorlanarak yaptık” dedi.

kapak.jpg

ÇİKOLATALI GOFRET?

Çikolatalı gofret ürününün de sorulması üzerine “Çikolatalı gofreti ilk defa Nestle yapmıştı. Nestle’nin de gofret tesisi yok. Çikolata yapıyor. Biz 70 yıllıksak Nestle 100 yıllıktır Türkiye’de. Daha eski bir fabrika. İlk kurulan yabancı sanayi markalarından. Nestle’nin yaptığı gofrette, gofretlerin yaprakları var; çıtır çıtır olanlar. Onları başka yerde pişirip alıyorlar. Arasına krema sürüyorlar. Üzerine çikolata sürüyorlar. Kesiyorlar. Nestle’nin çikolatalı gofreti ilk çıktığı zaman altında ve üstünde çikolata var, yanlarında yok. Kreması ve içi gözüküyor. Öyle değişik bir tipi var. Hoş bir şey. Dediler, ‘Bundan yapalım. Çok satıyor.’ Ben yaptım şimdi dört bir tarafı çikolata kaplı. Bol çikolatası var. Baktı satıcılar ‘Bunun içi gözükmüyor, olmaz. Biz bunu satamayız’ dediler. Satarsın satmazsın… Dedim millet bunu bulsa yiyecek. Neyse millet kararını verdi” şeklinde yanıtladı.

DİJİTAL MECRALARA BAKIŞ

Dijital mecralara bakış açısı sorulan Ülker, “Yani ben niye sosyal medyada varım derseniz, çocuklarımı takip etmek için varım. Bu Foursquare ile başladı. İşte gittikleri yerlere ben de gidiyorum. Ben de takip ediyorum. Sonra bir baktım bir ben kalmışım Foursquare kullanan. Başka kimse kalmamış. Twitter’ı şunun için sildim. Bir konuda yanlış anlaşılma olmuş. Ben de cevap yazdım. Troll içinden birisi yazıyor sonra ötekileri yazıyor ve bir ağ şeklinde çoğalıyor ya… 700 bin kişi o kadar troll’ler ile yürümüş. Benim attığım tweet o zaman 12 milyon kişiye ulaştı. Bir kere iyi oldu. Ama arkasından dedim ki ben bir daha tweet atmayacağım. Derler ki adama ‘Madem 12 milyon kişi buna bakıyor. O konuda tweet at ya da bu konuda niye konuştun?’ Dedim ben bunun altından, bu sorumluluktan çıkamam. Twitter’a veda ettim. Dünya sosyal medyada. Gençler orada. Hep beraber orada olmaya çalışıyoruz. Ama bu iş nereye kadar gider bilmiyorum. Yani bu maymun iştahlı bir şey. İşte Instagram vardı, önce Facebook vardı. Şim TikTok diye var. Yarın başka bir şey olacak ve bu böyle gidecek. Bunun kalıcı olan kısmı ne olacak? Mesela Çin’de var. Hem sosyal medya hem de haberleşmeye yarıyor hem paranı ödüyorsun hem banka gibi kredi kullanıyorsun. Yani hayata entegre olmuş bir sosyal medya var. O kalır. Hatta ‘Word of mouth’ yani kulaktan kulağa denen şey… Siz tüketici olarak ben bunu sevdim derseniz bunu mesela normal hale getirmişler. Herkes bir hesap açıyor. O tavsiyesi karşılığında da para alıyor. O tavsiyeler sayesinde de o mal tanınıyor, deneniyor ve satılıyor. Biz mesela Godiva’nın pazarlamasını Çin’de böyle yapıyoruz. Bu iş nereye gider bilmiyorum. Bu konuda benim tek gördüğüm, üzüldüğüm şey; Toplumun ana babası diyelim elit olan insanlar, ne akademisyenler ne hükümetler sosyal medya ahlakının ne olacağı konusunda ne örnek oldular ne de yardımcı oldular. Ne yazık ki o çok yazık oldu. Çok yanlış oldu” ifadelerini kullandı.

Z KUŞAĞI

Z kuşağına yönelik gelen soruya karşılık “Z kuşağı demek biraz talihsiz oldu. Niye? Z kuşağı dedik sanki bitiyormuş gibi. Halbuki daha çok var. Şöyle 3-5 senede bir bence kuşak değişiyor. Bizim çocukların arasında birkaç sene var ama her biri başka telden çalıyor. Hatta ikiz olanlar da var onlar da her biri başka telden çalıyor. Yani böyle kuşak birbirini takip edecek diye bir şey yok. Mutlaka kuşaklar değişecek. Yeni kuşaklar olunca kuşak çatışması da olur ama sonunda hep o yeni kuşakların dediği olur. Niye çünkü ben de bir zamanlar yeni kuşaktım. Siz de yeni kuşaktınız. Şimdi sizden sonra yeni kuşaklar geliyor. Yani bu kuşaklar hep işin başına geçecekler. Dünya buna göre şekillenecek. Nerede bulaşacağız? Gerçek hayatta buluşacağız.”

'HİÇ KEŞKE DEMEM'

Hayatta pişmanlık duyduğunuz bir şey var mı sorusunu Ülker “Hayatta pişman olduğum çok şey var ama hiç keşke demem. Mesela burada terleyecek yerine Boğaz’da…” eğlenceli bir karşılık verdi.

SANAT ESERLERİ

Sahip olduğu sanat eserlerinin çalışma ortamlarında çalışanlarıyla birlikte paylaşmasına yönelik değerlendirmede bulunan Ülker, en sevdiği ve en değerli eserlerini de bu şekilde sergilediğini belirtti. Ülker ayrıca “Koleksiyoncu değilim. Koleksiyoncular genelde şöyle olur; şu dönem şunu yansıtan diye eserleri toplarlar. Ben hoşuma giden şeyi alırım. Mesela yazılarda genellikle ya yazan adam ya ne yazdığı, nasıl yazdığı veya bunların hepsi hoşuma gider ve itibar edersem o yazıyı alırım. Veyahut da bir manzara resmi de olabilir. Modern resme niye ilgim var? Modern resimden ben bir şey öğrendim. Bir tane modern resmim vardı. Karma karışık. Renkler, her şey birbirine karışmış. Onların da ağzı gözü birbirine karışmış. Bu nedir diye sordum. Bu düğün ve düğün arabası. Bakınca böyle bir şey yakıştırmanın imkanı yok. Ancak onun için yapılmış. Ben onu astım. Gelen geçen bakıyor. Bu nedir diyor? Ve şunu anladım. Bu kadar tüketici bu kadar insan var. Hepsi benim mallarımdan başka bir şey görüyorlar veya başka lezzetleri var, başka şekilde tatmin oluyorlar. Yani saik denir, sebebi, motivasyonu nedir, okazyonu nedir bu tüketimin? Böylelikle herkesi anlamaya, herkesin fikrine hürmet etmeye, herkesin mutlu etmeye çalışmayı öğrendim. Modern sanatın bana verdiği bir şey. Çünkü aynı tabloya herkes bakıyor ve başka bir şey görüyor ve herkes mutlu oluyor. Onları çok seviyorum ve onlar üzerine gidiyorum daha çok. Ama orda da beni mutlu eden ve cezbeden noktalar bulursam onlar bende dursun, onları insanlarla paylaşayım istiyorum. Paylaşmak nereden geliyor? Lisede staj yaparken eve gelen evraklarda birgün kalın bir dosya buldum. Güzel kara kalem baskılar var içinde. Yapıkredi yapıp göndermiş. Hoca Ali Rıza koleksiyonu. Çok hoşuma gitti. Hepsini çerçevelettim. Ondan sonra fabrikada her yere astım. İnsanların da hoşuna gitti. Ondan sonra da aynen devam ediyoruz" dedi.

ABİDİN DİNO’NUN ESERLERİ

Abidin Dino’nun eserlerini nasıl aldığına dair anısını anlatan Ülker, “Sakallı Ahmet diyorlardı arkadaşa. Uçaktan geliyoruz hanımla. Biz ikinci o üçüncü koltukta gidiyoruz. Adam bir hostese ‘Buraya kimse oturmasın. Bunları koyacağım’ diyor. Onlar nedir dedim. ‘Abidin Dino’nun eserleri’ dedi. ‘Hanımdan aldım. Paris’ten İstanbul’a götürüyorum’ dedi. Bakabilir miyim falan ben bunları inene kadar aldım.”

FENERBAHÇE BAŞKAN ADAYLIĞI

Fenerbahçe'nin eski başkanı Aziz Yıldırım'ın düzenlediği basın toplantısındaki "Gönlümden geçen başkan adaylarından biri Murat Ülker. Onun başkan olmasını bir Fenerbahçeli olarak çok isterim. Fenerbahçe başkanlığı Murat beye çok yakışır ancak bu onun verebileceği bir karar. Karar verirse bütün kalbimle ve gücümle onu desteklerim" ifadelerine yönelik yanıt veren Ülker “Aziz Bey'e çok teşekkür ederim ama aday değilim. Neden? Çünkü duracak yeri bilirim" dedi.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
1 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN