Değişim…

Son dönemde internetin ve dolayısıyla sosyal medyanın da hayatımıza girmesiyle birlikte, tüketim alışkanlıklarının hızla değiştiği gözlemleniyor. Zira her sektörde derinden değişimler hissediliyor. Firmalar zamana daha doğrusu yeni koşullara ayak uydurmak için çok büyük çaba sarf ediyor. Bir taraftan yenilikler yakalanmaya çalışılıyor, diğer taraftan uzmanlaşan, bilinçli tüketici kitlesini elde tutmanın yolları aranıyor. Görünen o ki, eğlence sektöründe de işte tam da bunlar yaşanıyor denilebilir.

Zira geçen hafta dünyanın en büyük eğlence şirketlerinden Disney’in online TV platformu Disney+ yayın hayatına başladı. Detaylı hazırlanmış bir pazarlama kampanyası ile birlikte, ilk günün sonunda yaklaşık olarak 10 milyon kişiye ulaşıldığı belirtiliyor. Bir gün içinde 10 milyon gibi iddialı bir abone sayısına ulaşılması, bu sektörün ne kadar derinlemesine etkilerinin olduğunu ve olacağının ipuçlarını veriyor sanırım…

Ayrıca, yakın zamanda Apple firmasının online TV platformu Apple TV+ da yayın hayatına başladı. Diğer taraftan, halihazırda online TV pazarında yer alan Netflix'in dünya genelindeki toplam abone sayısının yaklaşık olarak 158 milyona ulaştığı belirtiliyor. Bununla birlikte, başka markalarında yakın zamanda online TV platformu dünyasına girebileceği ifade ediliyor.

Tabii bu noktada, yeni abonelere ulaşılması ve özellikle marka bağlılığının oluşturulması için arka planda ciddi bir çalışmanın olduğu da görünüyor. Zira 2010 yılından bu yana WarnerMedia, Disney ve Netflix firmalarının içerik üretimi için toplam harcadığı tutarın yaklaşık olarak 250 milyar dolara ulaştığı belirtiliyor. Bu bağlamda, yüksek tutarlı yatırım maliyetlerinin zamanla düşebileceği, dolayısıyla firmaların gelirlerinin artabileceği, bunun da yaklaşık olarak 5 yıl içinde gerçekleşebileceği yetkililer tarafından ayrıca ifade ediliyor.

Zira bu yüksek tutarlı rakamlar, online TV pazarında ciddi bir rekabetin yaşandığı ve birçok markanın içerik oluşturma yarışına katıldığı ve katılacağının somut bir göstergesi olarak yorumlanabilir.

Dolayısıyla dünya genelinde eğlence sektörünün parametreleri değişiyor denilebilir. Zira tüketiciler de değişiyor... Tüketiciler, daha sofistike, özgün, hızlı, kendisini özel hissettiren, heyecanlandıran markaların peşinde artık…

Nitekim online TV pazarında yaşanan yeniliklere, değişimlere bu perspektiften bakılabilir. Markaların değişen tüketici kitlesine bir anlamda ayak uydurmaya çalıştığı gözlemleniyor.

Diğer taraftan, herhangi bir online TV platformunda gösterime giren yeni bir film ya da dizi sosyal medyada birden en çok konuşulan konu olabiliyor. Bu da online kanallara yeni aboneler olarak geri dönebiliyor. Dolayısıyla çok hızlı gelişen ve rekabetin de bir o kadar kızışacağı bir sektör olarak da yorumlanabilir. Ayrıca, son dönemde tüketicilerin evde daha çok vakit geçirdiği belirtiliyor. Bu noktada, ekonomik sebeplerin de etkisi var tabii… Dolayısıyla yakın dönemde online TV kanalların daha da ilgi çekeceği ifade ediliyor.

Bir diğer önemli konu da ulaşılan bu yüksek abone sayıları…

Yüksek abone sayıları ile markalar kolaylıkla hedef kitlelerine ulaşabilecek, interaktif bir şekilde tüketicilerle iletişime geçebilecek olarak yorumlanabilir. Tabii firmalar ve dolayısıyla reklamcılar da kampanya kurgularını buna göre yapmaya çoktan başlamıştır…

Bu noktada, ülkemizde online TV platformu konusunun ne durumda olduğunu merak ettim açıkçası… Elimde detaylı bir araştırma sonucu da yok tabii… Tamamen tesadüfi olarak yüz yüze 10 kişi ile görüştüm. Görüştüğüm kişiler 18-25 yaş aralığındaydı. Ana sorum bu online TV platform markalarını kullanıp kullanmadıkları ile ilgiliydi. Bu basit, küçük sorgulamanın sonucunda, katılımcıların çoğunluğunun bu markaları bir şekilde kullanıyor oldukları, hatta çoğunlukla filmleri ya da eğlence içeriklerini online markalardan takip etmeye çalıştıkları ortaya çıktı. Tabii benim bu basit çalışma geneli kapsamıyor olabilir… Konuyla ilgili firmaların araştırmalar yapması bu noktada önemlidir. Zira yakın dönemde geleneksel medyayı etkileyen sonuçlar ortaya çıkabilir…

Özetle, yukarıda belirttiğim rakamlardan ve gelişmelerden de anlaşılacağı üzere, tüketim alışkanlıklarımız hızla değişiyor. Tüketiciler çok daha bilinçli ve çok daha seçici… Özellikle de tüketiciler kalitenin peşinde… Zira online TV pazarındaki firmalar da bu değişimin farkındalar ve ona göre hamlelerini bir bir yapıyorlar…

Son olarak, evet, tüketim alışkanlıklarımız değişiyor diyoruz. Zira asıl soru, ortaya çıkan tüm bu değişim rüzgârında daha ne kadar savrulacağız?

YORUMLAR (2)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
2 Yorum