Siyasette Yeni Moda: “Dijital istifa”

Hiç kuşkusuz ülke olarak, bilhassa son birkaç gündür çok konuştuğumuz, çok merak ettiğimiz bir konu; Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın istifa meselesi… 

Yaşanan istifa sürecinde merak edilen çok fazla konu olunca, ister istemez yorumlar da peşi sıra geldi. Ani istifanın nedenleri, bu noktaya nasıl gelindiği ile ilgili yorumlar, yorumlar…  

“Öyle olmuş… Hayır, aslında olay böyle gelişmiş…” 

Tüm bu yorumlar bir tarafa, meselenin asıl dikkatimi çeken tarafı; istifanın sosyal medya üzerinden yani Twitter’dan bile değil de Instagram’dan yapılmış olmasıdır. Ayrıca, hâlihazırda meselenin diğer yönleri yeterince tartışıldı, yorumlandı bile… 

Bir de, unutmayalım ki, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun istifa meselesi de çok konuşulmuştu. Sosyal medyada konuyla ilgili yorum yapanlar, kızanlar, ağlayanlar, üzülenler, sevinenler… O süreçte birçok duyguyu aynı anda izleme fırsatımız olmuştu doğrusu… 

Gelinen bu noktada, özellikle belirtmek isterim ki; 

Son dönemde siyasetin enleri arasında “dijital istifa” kavramı başı çekiyor sanırım… Ayrıca, yaşanan bu süreçte, sosyal medyanın nasıl gücüne güç kattığı ve hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldiğini de bir kez daha test etmiş olduk. 

Ve bu sonuçlar ile birlikte; sosyal medyanın gücünü perçinlemesi yanında bir de “dijital siyaset” kavramının da daha çok konuşulması, araştırılması gerekliliği ortaya çıkıyor sanırım… 

Buradan hareketle; 

Öncelikle, sosyal medya, bireylerin duygusal deneyimlerini paylaşabildikleri ya da kendilerini en kısa yoldan ifade edebildikleri bir platform olarak belirtilebilir. Ayrıca, sosyal medyanın sosyal yaşamın giderek daha yaygın hale gelen bir parçası olarak kullanılması başlı başına bir sosyal değişim aracı olarak görülebilir.  

İnternetin ve dolayısıyla sosyal ağların ardı ardına hayatımızın bir parçası olmasıyla birlikte, “dijital siyaset” kavramı da hayatımıza girmiş oldu. 

Tam da bu noktada, Obama’nın 2008 yılındaki başkanlık seçimlerinde sosyal ağları ne denli etkin kullandığı çoğumuzun hafızalarındadır doğrusu… Ve sonrasında Trump’la birlikte, sosyal medyanın ve dolayısıyla dijital siyaset kavramının dünya siyasetinin en merkezine nasıl konumlandırıldığına şahit olduk.  

Geçmiş sayfaları şöyle birer birer karıştıracak olur isek; 

Trump 2015'te, başkanlık seçimleri için sahalara indiğinde, bir anlamda kampanya çalışmalarına başladığında, Twitter’da sadece üç milyon takipçisi ve Facebook'ta on milyon takipçisi vardı.  

En son baktığımda ise, bu tablo hayli değişmiş doğrusu… Twitter'da seksen sekiz milyon takipçi, Facebook'ta otuz iki milyon ve Instagram'da ise, yirmi dört milyon takipçi…  

Tüm bu milyon takipçiler sayesinde, sosyal medyanın gücünü arkasına alan Trump, spot ışığı olmadan da insanların dikkatini çekebildi. En önemlisi de Trump ile birlikte “dijital siyaset” kavramı da dünya gündeminde daha çok tartışıldı, konuşuldu ve kullanıldı. 

Ayrıca, Trump’ın başkanlığa veda etmesi sürecinde, modern siyasetteki en büyük doğrudan destekçisi olan iletişim altyapısıyla ayrılacağı konuşuluyor. Zira bugün bir haber dikkatimi çekti. Habere göre; Trump'ın Fox News'a rakip olacak bir dijital medya şirketi kurmak istediği iddia ediliyor.  

Sanki hiçbir şey bitmedi, tam tersine her şey yeni başlıyor der gibi… 

*** 

Gelinen bu süreçte; sosyal medyanın siyasetçileri, aslında siyaseti nasıl etkilediği ile ilgili olarak; 

Öncelikle sosyal medya hükümetlere, siyasi partilere istedikleri bilgileri yaymak, kamuoyundan geri bildirim almak ve vatandaşlarla iletişim kurmak için hızlı ve düşük maliyetli bir yol olarak görülebilir. Bir anlamda sosyal medya, siyaset ile vatandaşlar arasında yeni bir iletişim kanalı ya da iletişim köprüsü olarak belirtilebilir. 

Detaylandıracak olur isek; sosyal medyanın siyasetçilere kendilerini tanıtabilecekleri, hedeflerini anlatabilecekleri ve bunun karşılığında seçmenlerin, özellikle de genç seçmenlerin eğilimlerini analiz edebilecekleri bir ortam sağlayabildiği söylenebilir. 

Ayrıca, düzenli bilgi akışı ile seçmenlerin parti etkinlikleri ile ilgili haberdar edilmesi sağlanabilir. 

Diğer taraftan sosyal medya artık köşedeki büfe sahibiyle ya da mahalle kafesindeki arkadaşlarla sohbet etmek gibi, bir anlamda kullanıcıların siyaset hakkında samimi sohbetler yapmak için gittiği bir yer olarak da görülebilir. 

Son dönem yapılan araştırmalara göre; 

Hâlihazırda siyasetle ilgilenen sosyal medya kullanıcılarının, siyaset için sosyal medyayı kullanma ve bunun sonucunda daha ilgili hissetme olasılıklarının daha yüksek olduğu, 

Sosyal medyada siyaset ile ilgili konuların ya da kişilerin takip edilmesi sonucunda, partilerin ya da siyasetçilerin mesajlarının daha iyi algılanabildiği,  

Ve seçmenlerin çoğunun, siyasetçilerden sosyal medyadaki sorularına yanıt vermesini bekledikleri belirtiliyor. 

Özetle, eskiden siyasi partiler herhangi bir konuda duyuru yapmak istediğinde sadece geleneksel alanları kullanıyordu ve burada iletişim de tek yönlüydü.  

Ama şimdi öyle mi? 

Sosyal medyayla birlikte iki yönlü iletişimin kapılarının sonuna kadar açıldığı söylenebilir. Artık seçmenler siyasi sürecin aktif parçalarıdır.  

Seçmenleri dinlemeden, onların ne istediğini sormadan, çevrimiçindeki güçlerini anlamadan, aslında onları sürece dâhil etmeden yapılacak kampanyaların başarılı olabileceği günleri çoktan arkamızda bıraktık. 

*** 

Düşünün ki tek bir sosyal medya gönderisi saniyeler içinde milyonlara ulaşabiliyor. Örneğin, Berat Albayrak’ın istifa açıklamasına yaklaşık olarak yedi yüz binin üzerinde beğeni geldi.  

Nasıl ki Gutenberg’in icadı zamanın ruhunu değiştirdi. Şimdi de internet ve dolayısıyla sosyal medya, içinde bulunduğumuz bilgi çağının temel taşlarıdır. Zira dönemin ruhunda çok seslilik vardır. 

Ve son birkaç günde yaşadıklarımız ile ilgili olarak; 

Geleneksel medyanın büyük bir bölümünün sustuğu, gözlerini, kulaklarını kapattığı bu süreçte, özgürce nefes alabildiğimiz sosyal medyanın çok daha güçlendiğine şahit olduk. 

YORUMLAR (2)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
2 Yorum