Sezgin Tanrıkulu: Hiçbir çocuk istismara uğramayacak ve emeği sömürülmeyecek!

Sezgin Tanrıkulu: Hiçbir çocuk istismara uğramayacak ve emeği sömürülmeyecek!

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı vesilesiyle, çocuk işçiler ve istismara uğrayan çocuklara ilişkin açıklama yaptı. Tanrıkulu, “Sana söz, hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek, beslenme çantaları boş kalmayacak, istismara uğramayacak ve emeği sömürülmeyecek” dedi.

Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, ancak birçok yerde çocuklar bayramdan habersiz. Kahramanmaraş merkezli depremlerde hala kayıp olan çocuklar, işçi olarak kullanılan çocuklar ve istismara uğrayan çocuklar…

CHP’li Sezgin Tanrıkulu bu buruk bayram sevincine dikkat çekti. Tanrıkulu, çocuklarımızın açlıktan ölmediği, şiddet görmediği bir ülke için uzun yıllardır ilk defa umutluyuz diyerek “Ülkemizin 20 yıldır içinde bulunduğu yalana ve sömürüye dayalı sistemin sonuna geldiğimizin farkında olarak ‘23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlayacağız… Ama unutmayacağız da…” dedi.

YETERSİZ BESLENME NEDENİYLE ÖLEN ÇOCUK

Tanrıkulu, Eskişehir'de yetersiz beslenme nedeniyle yaşamını yitiren çocuğu hatırlatarak, “Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde 14 Aralık 2022 tarihinde tedavi altına alınan N. E. T.'nin yetersiz beslenme ve bakımsızlık nedeniyle güçsüz düştüğü belirlendi. N. E. T. daha sonra hastanede yaşamını yitirdi. Aynı durumdaki iki erkek kardeşi de korumaya alındı. Bu arada haberler hakkında yayın yasağı kararı alındığını söylemeye gerek yok” şeklinde konuştu.

Tüm Türkiye’yi sarsan Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in 6 yaşında evlendirdiği çocuğun yaşadığı korkunç olayı da unutmadı. Tanrıkulu yaşanan süreci anlatarak, “Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.'yi 6 yaşındayken ‘imam nikahıyla evlendirdiği’ ortaya çıktı. H.K.G.’nin şikayeti ile ortaya çıkan olay nedeniyle Gümüşel, eşi ve çocuğun ‘evlendirildiği’ Kadir İstekli hakkında dava açıldı.

6 YAŞINDA EVLENDİRİLEN ÇOCUK

İstismar, muhalefet tarafından soru önergeleri ve araştırma komisyonu kurulması önergeleri ile TBMM gündemine taşındı. Kamuoyunda istismarların üzerini örtmesine yönelik tepki büyüyünce AKP, 112 vekilin imzasıyla bir araştırma komisyonu önergesi verdi. Böylece CHP, HDP, İYİ Parti, MHP ve AKP Meclis’te çocuk istismarının önlenmesi için yapılması gerekenlerin belirlenmesi için Meclis Araştırma Komisyonu kurulması için önergeler vermiş oldu.

Ocak Ayı başında ise TBMM’de 3 ay boyunca görev yapacak 19 kişilik çocuk istismarını önleme araştırma komisyonu kurulması kabul edildi. Ancak AKP önergesinin gerekçesi ülkedeki çocuk istismarı gerçeğinin üzerini örterken, 6 yaşında istismara uğrayan kız çocuğunun yaşadığı da münferitleştirildi. Önergenin giriş yazısında ülkede ‘çocukların hak ve özgürlüklerini en üst seviyede güvence altına’ alındığı iddia edildi ve ‘her türlü saldırı, tehlike ve istismardan korumak için çocuğun üstün yararı göz önünde bulundurularak yapılan pek çok yeni kanuni düzenlemeye rağmen maalesef, zaman zaman müteessif kimi hadiselerin yaşanabildiği gözlemlenebiliyor’ denildi” şeklinde hatırlattı.

SAYISIZ CİNSEL İSTİSMAR DAVALARI

Tanrıkulu bu zamana dek yaşanan çocuk istismarlarına değindi. Tanrıkulu, kamu görevlilerinin de aralarında olduğu birçok istismar davası için şunları kaydetti:

“İstanbul Sultangazi’de İşrak Vakfı'nda yatılı kalan 14 yaşındaki bir çocuğun vakfın müdürünün cinsel istismarına maruz kaldığı ortaya çıktı. 16 Eylül 2022 tarihinde meydana gelen olay nedeniyle tutuklanan istismar failinin 13 buçuk yıldan 30 yıla kadar hapsi isteniyor.

Van Muradiye İlçesinde bir çocuğun aralarında kamu görevlilerinin de bulunduğu çok sayıda kişinin sistematik istismarı nedeniyle dört kişi tutuklandı. Van Barosu Çocuk Hakları Komisyonu, soruşturmayı izlemek için iki avukatın görevlendirildiğini açıkladı. Bu arada Van Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada ise olaya karışanlar arasında kamu görevlisi ya da yerel siyasetçi olmadığı iddia edildi.

Tunceli Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne bağlı kurumlarda kalan kız çocuklarının kurum müdürlerinden E.Ç. tarafından taciz edildiği iddia edildi. Haberlerde, idari soruşturmanın sağlıklı olmadığı, elbirliğiyle olayın kapatılmaya çalışıldığı belirtildi.”

DEPREMDE TARİKATLARA TESLİM EDİLEN ÇOCUKLAR

Tanrıkulu deprem mağduru çocukların akıbetinin hala belirsiz olduğunu belirterek, “Depremde yakınlarını kaybeden çocukların tarikatlara teslim edildiği haberi ilk olarak Çağdaş Hukukçular Derneği tarafından gündeme getirildi. İstanbul Beykoz’da bir kişinin ÇHD’ye ulaşıp gördüklerini anlatması üzerine suç duyurusunda bulunuldu. Bunun ardından deprem mağduru çocukların başka kentlerde de tarikatlara, cemaatlere teslim edildiği haberleri kamuoyunun gündemine geldi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı: (Refakatçisi ile bulunan çocuklar için) “Bizim Menzil cemaatine ya da x, y, z herhangi bir yere verecek bir çocuğumuz yok ama insanlar kendi çocuklarını diledikleri yerde bulundurabilirler, buna da karışacak halimiz yok.” Örneğin; depremde babalarını yitiren ve Gaziantep'ten Sakarya'ya getirilen dokuz çocuğun Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı olan İsmailağa Cemaati'ne yakın Sakarya Erenler İlme Hizmet Vakfı tarafından yürütülen Mekke Mescidi-Hanife Akın Kuran Kursuna yatılı olarak verildiği ortaya çıktı” şeklinde konuştu.

‘DEPREMDE KAYIP ÇOCUK SAYISI BELİRSİZ’

Kahramanmaraş merkezli depremlerde kaç çocuğun kayıp, ölü olduğunun bilinmediğini hatırlatan Tanrıkulu, şunları kaydetti:

“6 Şubat ve izleyen depremlerde kaç çocuğun yaşamını yitirdiği, yaralandığı, yakınlarını kaybettiği tam olarak bilinmiyor... Ancak UNICEF’in tahminlerine göre Türkiye’de 4,5 milyon, Suriye’de ise 2,5 milyon çocuk depremden etkilendi. Depremin ardından sivil toplum örgütleri ve hızla oluşan platformlar, gönüllü ağları çocuklar için büyük çaba gösterdi.

Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi ve 13 sivil toplum kuruluşunun yer aldığı Diyarbakır Çocuk Hakları Odaklı Kriz Yönetim Ağı’nın, Diyarbakır’da oluşturulan geçici barınma alanlarındaki çocukların durumuna ilişkin raporunda, insan sirkülasyonun fazlalığı, alanların çoklu ve tanıdık olmayan kişilerle ortak kullanılması nedeniyle çocukların güvenlik ihtiyacının karşılanmadığı belirtildi. Raporda, "Çadır ve toplanma alanları çocuklar yönünden barınma, yemek, güvenlik, sağlık ve oyun gibi temel ihtiyaçlar noktasında yetersiz kalmakta ve bu haliyle çocuğun iyi olma halini ve yüksek yararını dikkate almayan bir durum oluşturmaktadır. Aksaklıkların ve ihlallerin artmasının bir diğer sebebi de devletin ilgili kurumlarının koordinasyonsuzluğudur" denildi.

CHP, KAYIP ÇOCUKLAR İÇİN KOMİSYON KURDU

Depremden sonra CHP Depremde Kayıp Olan ve Refakatsiz Kalan Çocukların Takibi Komisyonu kurdu, 1 Mart 2023 tarihinde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı önünde açıklama yapıldı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, bakanlıktan istedikleri randevu talebine bir haftadır yanıt alamadıklarını belirtti ve “Kamuoyunda çocukların tarikatlara ve cemaatlere teslim edildiği bilgileri var. Sayın Bakan’a bunu soracaktık” dedi. Kurulan 0312 2074131 numaralı ihbar hattına 39 kayıp çocuk bilgisi geldiğini ifade etti. "CHP olarak kayıp vatandaşlarımızın ve vatandaşlarımızın durumlarının araştırılması ve bir an önce bu çocukların kimliklerinin belirlenmesi ve tarikat ve cemaatlere teslim edildiği iddiaları bulunan bu çocukların nerede olduğunu şeffaf bir şekilde kamuoyunu bilgilendirecek şekilde aydınlatmakla görevliyiz" dedi.

BAKANLIKLARIN KAYIP ÇOCUK VERİLERİ BİRBİRİNİ TUTMUYOR

Bakanlıkların depremde kaybolan çocuklara ilişkin verilerinin birbirini tutmadığını söyleyen Tanrıkulu, “TBMM Çocuk İstismarının Araştırılması Komisyonu, 8 Mart günü deprem bölgesindeki çocuklarla ilgili çalışmaları değerlendirmek için toplandı. Toplantıda depremde kaybolan kişilerle ilgili Aile Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Emniyet'in verdiği rakamlar arasında farklılık olması dikkat çekti. Toplantıya katılan CHP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, CHP tarafından kurulan Depremde Kaybolan Çocuklar Komisyonu'nun çalışmalarını paylaştı. İktidar kanadından herhangi bir muhatap bulamadıklarını kaydeden Hakverdi, “Günlerdir çalışıyoruz, ihbarları tek tek değerlendiriyoruz. Aile Bakanına ulaşıp, çalışmalarımızı ortaklaştırmak istedik; sayın bakandan randevu dahi alamadık. Hala da ne arayan ne de soran var. Adeta iğneyle kuyu kazıp kayıp, kaybolan insanlarımızı arıyoruz” dedi.

Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı yetkililerinin hazır bulunduğu komisyonda, bakanlıkların kayıp kişilere ilişkin verilerinin birbirini tutmadığı ortaya çıktı: İçişleri Bakanlığı yetkilisi, 213 kişinin kayıp olduğunu söylerken, Aile Bakanlığı'nın verilerine göre 78 kayıp olduğu belirtildi. Emniyet Genel Müdür Yardımcısı ise (8 Mart itibarıyla) deprem bölgesinde 55 çocuk ve 140 yetişkin hakkında kayıp başvurusu olduğunu söyledi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının verilerine göre, 8 Nisan itibarıyla depremden sonra 1.915 çocuk sisteme kaydedildi, 1.786’ı ailelerine teslim edildi, 41 çocuk halen hastanede, 80 çocuk bakanlığa bağlı kurumlarda bakım altında, 21 çocuğun ise kimliği saptanamadı” şeklinde konuştu.

TÜRKİYE’DE ÇOCUK İŞÇİLER

Sezgin Tanrıkulu Türkiye’nin en büyük yarası çocuk işçilerin varlığına ilişkin dikkat çeken veriler paylaştı. Tanrıkulu, “TÜİK’in 2022 yılı ‘İstatistiklerle Çocuk’ araştırmasına göre; ülke nüfusunun (85 milyon 279 bin 553) yüzde 26,5’i (yaklaşık 22 milyon 578 bin 378) 0-17 yaşı grubundan oluşuyor. Türkiye’de 1970 yılında toplam nüfusun yüzde 48,5’ine ulaşan çocuk nüfus, 1990’da yüzde 41,8’e, 2000’de yüzde 35,2’ye, 2010’da yüzde 30,8’e, 2020’de yüzde 27,2’ye düştü. 2022 yılında yüzde 26,5 olan çocuk nüfusun, tahminlere göre 2030 yılında yüzde 25,6’ya, 2060 yılında yüzde 20,4’e kadar düşeceği öngörülüyor” ifadelerini kullandı.

DOĞUM YAPAN KIZ ÇOCUKLARI

Türkiye’de doğum yapan 18 yaş altı çocukların sayısına dikkat çeken Tanrıkulu, “AKP döneminde kız çocuklarının yaptığı doğumlar, TÜİK tarafından ‘yaş grubu belirsiz doğumlar’ kategorisine kaydırıldı. TÜİK'in verileri doğum yapan çocuk (17 yaş altında) sayısının 2003-2021 arasında 40.196’dan 7.190’a düştüğünü gösteriyor. Aynı yıllarda ‘yaş grubu belirlenemeyen doğumlar’ ise 1.929’dan 9.432’e yükseliyor. AKP döneminde 15 yaşından küçük kız çocuklarının doğumları yüzde 95, 15-17 yaş grubundaki çocukların gerçekleştirdiği doğumlar ise yüzde 81 oranında azalıyor. Ancak, aynı yıllarda yaş grubu belirsiz doğum sayısı ise yüzde 389 artıyor. Ayrıca 2012 öncesine ilişkin veriler TÜİK sayfasından kaldırıldığı için geriye dönük bilgilere de erişilemiyor” açıklaması yaptı.

KADIN VE ÇOCUKLARA YAPILAN CİNSEL İSTİSMAR

Türkiye’de kadın ve çocuklara yapılan cinsel saldırılara değinen Tanrıkulu, “Adalet Bakanlığının 2021 verilerine göre; toplam 50 bin 370 kişi, ‘cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar’ kapsamında yargılandı; bu davaların 20 bin 459'u ‘çocuğun cinsel istismarı’ suçu yönünden açıldı. Çocuğa yönelik cinsel suçlarda yaşanan artışa rağmen çocuğu koruyan sözleşmeleri ve yasaları uygulamayan iktidar, yeni düzenlemelerle çocukları her türlü tehlikeye açık hale getirdi. Kadınların haklarını güvence altına alan İstanbul Sözleşmesinden (hukuksuz bir biçimde) çekilme kararından sonra “Çocukların Cinsel Suistimal ve Cinsel İstismara Karşı Korunmasına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi (Lanzarote Sözleşmesi)” de hedef alındı. Çocuk hakları vakfı KidsRights ile Erasmus Üniversitesi 2022 yılı Ekim ayında, çocuk haklarının, eğitim, sağlık ve çevre koşullarının Birleşmiş Milletler ölçütlerine göre puanlandığı endeksi yayınladı. Endekste, 185 ülke arasında ilk sıraları İzlanda, İsveç, Finlandiya, Hollanda ve Almanya alırken, Türkiye 25. oldu” dedi.

Çocuğa yönelik cinsel istismarı önlemek ve açığa çıkarılması amacıyla 2010 yılında kurulmaya başlanan Çocuk İzlem Merkezleri’nin halen daha 22 ilde olmadığını belirten Tanrıkulu, “4 Ekim 2012 tarihinde yayımlanan Başbakanlık Genelgesinde Türkiye çapında kurulması kararı alınan Çocuk İzlem Merkezleri geçen 12 yılda ancak 59 ilde kurulabildi, 22 ilde ise herhangi bir adım atılmadı. Çocuk İzlem Merkezlerinin 22 ilde kurulmaması yüzünden pek çok olaya ulaşılamadı” ifadelerini kullandı.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (4)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
4 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN